Başkan Yılmaz Taksicilerin Plaka Sorununu İBB Meclisi'ne Taşıdı

İBB Şubat ayı meclis toplantısının birinci oturumu yapıldı. Silivri Belediye Başkanı ve MHP Grup Başkanvekili Volkan Yılmaz, konuşmasında olası deprem öncesinde alınması gereken önlemler ve kırmızı renk M plaka taksi esnafının sorunlarını dile getirdi.

Başkan Yılmaz Taksicilerin Plaka Sorununu İBB Meclisi'ne Taşıdı
Editör: Yaz Dostum
10 Şubat 2020 - 20:56 - Güncelleme: 10 Şubat 2020 - 20:59
Silivri Belediye Başkanı ve MHP Grup Başkanı Volkan Yılmaz, İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Şubat ayı meclis toplantısının birinci oturumunda söz aldı. Gündeme yönelik birçok konuyu dile getiren Başkan Yılmaz; Elazığ depremi, Van Bahçesaray’da yaşanan çığ felaketi, uçak kazası, Amerika’nın sözde Barış Planı, Yunan milletvekilinin Türk Bayrağına yönelik çirkin saldırısı, KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın haddini aşan sözleri, Misak-ı Milli kararlarının 100.yıl dönümü konularına değindi. Türkiye’nin güveliği için görev yaparken şehadet şerbetini içen Mehmetçiğimize rahmet dileyerek sözlerine başlayan Başkan Yılmaz, İstanbul’da riskli binaların kentsel dönüşüme tabi tutulması ile kırmızı plakalı taksici esnafının sorunlarına dikkat çekti.
 
BAŞKAN YILMAZ: “DEPREM KONUSUNDA BÜTÜN HALDE HAREKET EDİLMELİ”

MHP Grubu adına söz alan Silivri Belediye Başkanı Volkan Yılmaz, kentsel dönüşüme yönelik hatırlatmalar yaptığı konuşmasında, arama-kurtarma çalışmalarında eşgüdümlü yürütülmesi için işbirliğine davet etti. Deprem konusunda İstanbul’un civar illeri ile ortak çalışma yapılması gerektiğini ifade eden Başkan Yılmaz, şunları söyledi; “Hem Silivri Belediye Başkanı olarak, hem de MHP Grubu adına her konuşmamda deprem konusu öncelikli konumuz oluyor. Öncelikle 24 Ocak’ta meydana gelen merkez üssü Elazığ ili Sivrice ilçesi olan depremde 41 vatandaşımız hayatını kaybetti. Hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, yaralılarımıza acil şifalar diliyorum. Bu deprem bize bir gerçeği daha hatırlattı; ‘Türkiye'nin büyük bir deprem kuşağında yer alıyor ve her an Türkiye’nin birçok yerinde yıkıcı depremler olabilir.’ Özellikle Ege bölgesinde birçok orta derecede depremi yaşadık. İstanbul’da yaşanması muhtemel olan ve tüm bilim insanlarının kabul ettiği bir depreme ne kadar hazırlıklıyız sorusunu bir kez daha kendimize sormamız gerektiğini düşünüyorum. Binalarımız bu depreme ne kadar hazır? Kentsel dönüşümün neresindeyiz? 17 Ağustos 1999 depreminden sonra, kentsel dönüşüm ve kötü bina stokunun yenilenmesi ile ilgili neler yaptık, neler yapamadık? İstanbul’da yaşanacak yıkıcı bir depremin sonuçları her açıdan felaket olacağı hepimizin malumu. Hem ekonomik, hem sosyal, hem siyasal hem de psikolojik bir çöküntü yaratabilecek bir depreme hazırlıklı olmalıyız. En önemli konulardan birisi de; bizler yaşanacak bir deprem sonrasında arama-kurtarma çalışmaları ve deprem sonrasında barınma, su ve aş ihtiyacını, arama kurtarma ekiplerinin ne kadar hazır olduğunu ve bu konuda ilçe belediyelerinin İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin, merkezi hükümetimizin ve esasında en önemlisi civar illerdeki arama kurtarma ekipleri ile bir eşgüdüm, bir plan, bir program var mı? Bunu da oturup bir masa etrafında konuşmalıyız. Bir deprem yaşandığında o kentteki insanlar önce çocuklarının nerde olduğunu, eşlerinin nerde olduğunu ve birbirlerini bulma noktasında bir arayışın içine giriyorlar. Hiç kimse bir enkazın altından bir başkasını kurtarmayı düşünmüyor. Onun için biz İstanbul’a yakın illerle bu konuyu etraflıca konuşmalıyız. Yine bu planların birbirleri ile örtüşmesi gerekiyor. Ayrıca İstanbul depremi ile ilgili yapılacak çalışmalara hız verilmeli. Biz Silivri ilçesi olarak İstanbul’da Deprem Risk Yönetimi ve Kentsel İyileştirme Daire Başkanlığımızla üç adet toplantı yaptık, faydalı toplantılar oldu. İstanbul Büyükşehir Belediyesi ile ilçe belediyelerin bir bütün halinde hareket etmesi gerekiyor. Sayın Belediye Başkanımıza seçim öncesi yapmış olduğu deprem ve doğal afetler vaatlerini hatırlatmak istiyorum. 1 yılda 20.000, 5 yılda 100.000 binanın yenileneceği söylenmişti. Yine Kentsel Dönüşüm Stratejik Belgelerin bir yıl koordinasyonunun yapılacağı, 5 yıl içinde tamamının bakanlığa teslim edileceği vurgulanmıştı. Bir de vatandaş katılımlı Kentsel Dönüşüm İşbirliği Masası İBB’de devreye sokulacaktı. Bunların yapılıp yapılmadığının takipçisi olacağımızı bilmenizi isteriz.”
 
KIRMIZI RENK TAKSİLER SARI OLSUN ÇAĞRISI

Silivri Belediye Başkanı Volkan Yılmaz, Silivri, Çatalca ve Şile ilçelerinde 212 taksici esnafın yaşadığı mağduriyeti de konuşma gündemine dahil etti. Kırmızı renk M plakalı taksilerin, sarı renk T plakaya geçmesine yönelik çalışma yapılması gerektiğini ifade eden Başkan Yılmaz, konuşmasında şu cümlelere yer verdi; “Her zaman söyledim, söylemeye de devam edeceğim. İstanbul Suriçi’nden ve merkez ilçelerinden ibaret gören anlayışla yönetilmeyecek kadar önemli bir kenttir. Bunu bu şekilde düşünürsek, İstanbul’un taşrasına, dış çeperlerine, dezavantajlı mahallelerine büyük haksızlık etmiş oluruz. Ben İstanbul’un çeperindeki ve taşrasındaki ilçelerin sözcüsü olmaya inatla devam edeceğim. Şimdi söyleyeceğim konu da bu kapsamdadır. İstanbul’da 18.000 adet taksici esnaflarımız var. İstanbul’un 18.000 taksisinin yalnızca Silivri, Çatalca ve Şile ilçelerinde 212 tanesi sarı boyalı değil, yalnızca bu 212 taksi kırmızı renktedir. T Plaka değil, M plakalıdır. Bunun bu kadar önemli olmasının sebebi, basında zaman zaman taksicilerin yaptıkları tartışmalar, yaralanmalar ile biten kavgaları gözlemliyoruz. Çatalca’dan, Silivri’den, Şile’den İstanbul’un içine gelen kırmızı taksiler dönüşlerinde çok büyük problemler yaşıyorlar. Aynı tarife üzerinden ücretlendiriliyor ama gece tarifesi de yok.  Silivri’nin merkezine 35 km uzaklıktaki Danamandıra Mahallesi’ne giden kırmızı plakalı bir taksicinin o köy yolundan dönüşte yolcu bulması imkansız. Bakırköy’den Kadıköy’e giden sarı plakalı bir taksi dönüşte yeni yolcusu ile dönebilmektedir. Şimdi hakka hukuka aykırı olan, İstanbul Büyükşehir Belediyesinin tamamında yaşayan insanların aynı haktan yararlanması gerekirken, maalesef kırmızı plakalı taksicilere bu uygulama reva görülmektedir. Hem yüce meclisin hem sayın başkanın bu konuda gerekli çalışmayı el birliği ile yapıp bu sarı-kırmızı taksi kaosunu ortadan kaldıracağına inancım tamdır. Geçtiğimiz yıl bir önceki belediye başkanımız Büyükçekmece ve Esenyurt’taki kırmızı plakaları sarı plaka haline getirmiş ve o kavgayı bitirmiştir. İnşallah bizler de Silivri, Çatalca ve Şile’deki 212 taksici esnafının bu problemini beraberce çözeriz.” dedi.
 
 

YORUMLAR

  • 0 Yorum