Değirmenci: Silivri karabasandan kurtulacak!

Demokratik Sol Parti Silivri Belediye Başkan Adayı Selami Değirmenci, Çanta Mahallesi'nde yüzlerce vatandaşa seslendi. Değirmenci, “Bugünlerde gelen bütün anketlerin tamamında DSP olarak birinciyiz. Her geçen gün farkı açıyoruz. Cumhur İttifakı’nın bir şansı kalmadı. Bir tercih yapacaksanız, Özcan Işıklar ve Selami Değirmenci arasında yapacaksınız” dedi.

Değirmenci: Silivri karabasandan kurtulacak!
Editör: Yaz Dostum
28 Mart 2019 - 12:34

DSP Silivri Belediye Başkan Adayı Selami Değirmenci, DSP Silivri İlçe Başkanı Hüseyin Dertop, CHP'li Belediye Meclis Üyesi Devrim Uzun ve belediye meclis üyesi adaylarıyla birlikte yüzlerce vatandaşla bir araya geldi.

 

UZUN: SOSYAL DEMOKRATLIĞIMI KİMSE SORGULAMASIN

 

Mitingde ilk konuşmayı CHP'li Belediye Meclis Üyesi Devrim Uzun yaptı. “Vicdanım o kadar rahat ki, benim Cumhuriyet Halk Partililiğimi, sosyal demokratlığımı hiç kimse sorgulamasın” diyerek sözlerine başlayan Uzun, “2009 yılında belde belediyelerin kapanmasıyla birlikte Selami Değirmenci’yle siyasete atıldım, genel merkezin takdiriyle Sayın Özcan Işıklar belediye başkanı adayımız oldu. Daha sonra ben, şuan karşımızdaki kahve de Sayın Özcan Işıklar’ın elini kaldırıp, partime sahip çıktım. Ben 2014’te de Özcan Işıklar’ın değil, Sayın Selami Değirmenci’nin 9-0 kazanan listesiyle belediye meclis üyesi oldum. İlk üç yıl problem yoktu ama son iki yıl kötüye gitti. Herkes rahatsızdı. Örgüt rahatsız, beldeler, köyler rahatsızdı. ‘Başkanım yapma, bu işe çeki düzen ver’ dedik. O da ‘seçime 6 ay kala bir rüzgar yakalarız, seçimi kazanırız’ dedi. ” şeklinde konuştu. 

 

Uzun konuşmasına şu şekilde devam etti;

 

“BÜYÜK HATALAR YAPTIM’ DEDİ”

 

“4 sene arka arkaya yerel yönetimi değerlendirme toplantısı yaptık. Toplantıyı kimler yaptı? Başkan yardımcıları, bürokratlar, birim müdürleri bir de onlara yakın personel. Kıyıköy’de, Abant’ta, Bolu’da, Sakarya’da. Yahu yerel yönetimi değerlendirme toplantısı, meclis üyeleriyle yapılır. Onlarla konuyu tartışırsın, daha sonra personelle paylaşırsın. Çok uzun değil, bundan 6 ay öncesi, kendine yakın meclis üyeleriyle birlikte toplandık. Her sıkıntıyı yüzüne anlattık. Dedi ki, ‘Siz çok haklısınız, ben çok büyük hatalar yaptım. Bürokratlara, müdürlere çok güvendim. Benim canımı okudular, onlar yüzünden bu duruma düştük. Ben bu işi toparlayacağım, siz benim arkamda durun.’ Ya başkan biz senin arkandayız zaten dedik.

 

“ÖRGÜTTEN GELEN ADAMLAR LAZIM OLACAKTI”

 

Geldik adaylık sürecine. İşlerimin iyi gitmemesi ve Çantaspor’un ne kadar şampiyon olmasına rağmen borca girmemden dolayı Mehmet İşçi’ye, ‘Abi kulübün yönetimini sana bırakayım, ben bu dönem meclis üyeliği de istemiyorum, yoruldum’ dedim. ‘Hayır’ dedi, ‘kulüpte senin, meclis üyeliği de senin, arkanda duracağız.’ Günler geçiyor, süre daralıyor. Suna Göçengil özellikle arıyor, ‘Olacaksın, olacaksın’ diye. Bir gece Zafer Bıyıklı beni aldı, Özcan Başkan’ın evine gittik, 2-3 saat konuştuk. İstemiyorum dedim. O da bana ‘sen bana dışarda da lazımsın’ dedi. Ben ona nerede lazımdım? Ön seçim olsaydı. Zafer Bıyıklı, Devrim Uzun, Mümün Koçoğlu, İbrahim Çeşmecioğlu, Arzu Yalçınkaya, Figen Yıldız, o örgütten gelen adamlar lazım olacaktı. Hepimizi bir güzel kilitlediler, bizde inandık. Gün geldi, listeler açıklanacak. Bir gece evdeyim saat 22.30, telefon çaldı, belediye başkanım Özcan Işıklar. ‘Devrim belediyeye kadar gelir misin?’ dedi. Gittim oturduk, listeyi çıkarttı, yerimi gösterdi, Zafer Bıyıklı’nın yerini gösterdi. Şimdi mutabakat listesi diyor ya, 5 tane AK Partili, 2 HDP’li, 1 Saadet Partili, 1 Demokrat Partili. Olabilir, alınabilir. Onlarla ilgili fikirleri sundu. ‘Bunları böyle değerlendireceğim’ diyor. Ben de diyorum ki herhalde örgütten geldiğimiz için bizim fikrimizi alıyor. Ayrıldık. Sabah liste açıklanacak. Bir telefon, Ömer Ercan’ın ismini orada duydum. Gösterdiği listede de STK’lardan boş bir sıra vardı. Dedim ki, STK’lardan kimseyi bulamadı, Ömer Dayı’yı orada değerlendirecek. Bizim içinde avantaj olur dedim, ben bu kadar konuşmadan sonra nereden bileyim, benim başıma gelecek. Selami Bey, verdi listeyi seçim kuruluna tak telefon, belediyeye gel. Zafer Bıyıklı ile apart topar gittik. Dediler ki, ‘Kusura bakmayın ikinizde listedeydiniz ama yazamadık.’ Hayırdır başkan. ‘Genel merkez ve il başkanlığı size itiraz etti’ dedi. ‘Ya başkan genel merkez, il bizi nereden tanır. İstemezse Doruk’u koymaz Muharrem İnce’ci.’ Dedim ki, ‘Bu çok ağır bir itham. Biz hırsızlık yapmadık, ihaleye fesat karıştırmadık, bizi neden bu duruma düşürdün.’ ‘Ben bir karar verdim bu kararın arkasında duracaksınız’ dedi. Dedim kusura bakma. Sen bize bu kararını söyleyecektin, örgütle görüşecektik, kararı verecektik. Ömer Dayıyla benim hiçbir sıkıntım yok, benim kimseyle sıkıntım yok. İş patladı gitti.

 

“KONGRE DE SURATINA ÇAKA ÇAKA KOYACAĞIM”

 

Geleyim spor kulübüne. Aldığımızda topumuz yoktu, malzememiz yoktu. Aldık süper amatöre kadar çıkarttık. O kadar borca girdik, yemek düzenledik 65 bin lira topladık. Bu köyde yaşamış, bir basit gazeteciye, benimle ilgili şunu yazdırdı. Ya bu kadar acı bir şey olur mu? Benim hakkımda o gazeteciye, 300 lira para verip, 23 bin lira bir çeki yazdıracağına, ciddi bir rakam yazdırsaydın. Ben belediye meclis üyesi olduğum gün, ‘Çanta da bir tane işe karışmayacağım’ dedim. İki iş haricinde, bir tane daha iş yapmadım. Kot farkı var burada, 100 tane inşaat yapıldı, 50’sini alsam, 40 bin liradan koysan 2 Milyon para. Ben bu köyde bu işi yapmadım. Ben para peşinde koşsaydım, bunları yapardım. Bunları yapmadım. Çantaspor ile ilgili gerçeği Nisan ayında kongrede suratına çaka çaka koyacağım. Biz ne çektiğimizi 16 tane yönetim kurulu arkadaş biliyoruz. Allah var yukarı da, O 230 bin lira bulunana kadar neler yaşadık.

 

“SİLİVRİ NEFES ALMALI”

 

Şimdi oturdum, elimi vicdanıma koydum. Dedim ki ben ne yapacağım? Örgüt bitmiş, 3 kişinin eline kalmış. Düzen bozulmuş. Parti de ne kadar ağabey varsa gitti, gençlerin önü kesildi. Tek sizin dediğinizle olmuyor, bu kadar kolay değil partinin evlatlarını harcamak. Hepimizi bozuk para gibi harcadılar. Bu saatten sonra söylediğim şu, ben bu kararı verirken sahaya indim, örgütle konuştum. Ben konuştum, anlattım. Silivri’nin bir nefes almaya ihtiyacı vardı. Bir taraf beyaz, bir taraf kara. İki tarafı da kapattılar. Bu işin bir grisi var. Bu işin grisi Sayın Selami Değirmenci. Bunu inanarak söylüyorum. Silivri nefes almalı. Sayın Selami Değirmenci’ye, belediye meclis üyesi adayı arkadaşlarımızı göreve getirelim. Parasız pulsuz, o kadar güce karşı bu mücadele veriliyor. Ben Çantalılardan bir sefere mahsus ödünç oy istiyorum.”

 

AK GÜVERCİNLERİ UÇURDU

 

Devrim Uzun ardından coşkuyla sahneye çıkan Başkan Adayı Değirmenci, ak güvercinleri uçurdu.

 

DEĞİRMENCİ: HARAMİ OLDULAR

 

“10 yıl önce haramilerin saltanatını yıkacağız’ diye geldiler. Harami oldular” diyerek sözlerine başlayan Değirmenci, “Firavun oldular, nemruttan daha beter oldular. Kenti her tülü baskıyla, zulümle yönetmeye kalktılar. Silivri’nin kaynaklarını heba ettiler. Kendilerine zenginlik aracı yaptılar. Hizmet paralarıyla yurtdışında keyif çattılar. Bu amaçla, bu duruma isyan eden Bora Balcıoğlu ve Mümün Koçoğlu’yla birlikte 6 kişi aday oldu. Sonuç böyle bir adaylık Türkiye tarihinde hiçbir zaman görülmedi. Hizmet eden insan, başarılıysa, halkın gönlünde yer edindiyse, kişilere karşı yapılan haksızlık bir şey değil. Kente haksızlık edenlere karşı hepimiz tavır koymalıyız” şeklinde konuştu.

 

“ASLA BÖLEN DEĞİLİZ, BİZ BİRLEŞTİRENİZ”

 

Değirmenci, “Silivri’nin her noktasının sorunlarını biliyoruz, çözümü de biliyoruz. Bu kadroyla birlikte size hizmetlerin en güzelini yapacağız. Eğer biz göreve gelirsek, nerede kalmıştık diyerek hizmete başlayacağız. Silivri’yi, mahallelerimizi layık olduğu hizmete kavuşturacağız. Bizleri bölmek için yola çıktı diyorlar. Bunu hesabını çok yaptık, halktan destek aldık. Bugünlerde gelen bütün anketlerin tamamında DSP olarak birinciyiz. Her geçen gün farkı açıyoruz. Cumhur İttifakı’nın bir şansı kalmadı. Bir tercih yapacaksanız, Özcan Işıklar ve Selami Değirmenci arasında yapacaksınız. Asla bölen değiliz, biz birleştireniz. Biz hayatımız boyunca, namus, şeref, haysiyet için yaşadık. Para bizim için önemli değildi. Kendi malımızdan mülkümüzden fedakarlık ettik. Bunların bütün ruhu para olduğu için herkese böyle karamalarla çamur atmaya çalışıyorlar” dedi.

 

“Öyle bir telaş, panik içinde ki” şeklinde konuşan Değirmenci, “Belediye personeliyle buluştu, 200-250 kişi geldi. Artık veda partisi veriyor. Artık gidiyor. Pazar günü eşyalarını toplayıp, oradan ayrılacak. Silivri karabasandan kurtulacak” diyerek sözlerini noktalandırdı.

YORUMLAR

  • 0 Yorum