Filiz Güler: "Cumhur İttifakı'nda Bölünme Bekleyenler Yanıldı"

AK Parti İBB ve Silivri Belediye Meclis Üyesi aynı zamanda Grup Başkanvekili Filiz Güler ile gerçekleştirdiğimiz röportajda kendisine siyaset ve gündemle alakalı sorular sorduk. Konuşmasında ittifak ortağı MHP ile birlikte çok güzel bir uyum yakaladıklarını vurgulayan Filiz Güler, “Aslında bizden böyle bir uyum beklenmiyordu diye düşünüyorum. Dışarıdan çok farklı şeyler gözleniyordu; 'Ne zaman bozuşacaklar?, “Cumhur İttifakı ne zaman çatırdayacak?' gibi… Ama bir defa biz akıllı insanlarız, ikincisi bizim bu uyumu sağlamamızdaki sebep liderlerimizdir. Biz liderlerimize odaklı çalışırız” dedi. Ekrem İmamoğlu’nun Silivri özelindeki hizmet performansı için, “Sıfırdan başlayıp bitirdiği bir projesi bile yok” ifadelerini kaydeden siyasetçi, CHP Silivri Meclis Grubu’nun muhalefet yapma biçimiyle ilgili de, “Muhalefet farklı yapılır, bana şu anda muhalefet yapılıyor gibi gelmiyor” yorumunda bulundu.

Filiz Güler: "Cumhur İttifakı'nda Bölünme Bekleyenler Yanıldı"
Editör: Yaz Dostum
29 Mart 2021 - 20:12 - Güncelleme: 29 Mart 2021 - 21:05

AK Parti İBB ve Silivri Belediye Meclis Üyesi aynı zamanda Grup Başkanvekili Filiz Güler ile gerçekleştirdiğimiz röportajda kendisine siyasete girme nedeninden başlayarak Ekrem İmamoğlu’nun Silivri çalışmalarını, CHP Grubu’nun muhalefet anlayışını, Volkan Yılmaz’ın yola çıkış iddiasını, hükümetin Silivri’ye bakışını, AK Parti Grubu’nun gündem başlıklarını ve bundan sonraki siyasi hedeflerini sorduk. “Siyaset bugün var, yarın yok. Gülen bir yüz görmek, sorunları çözmek bizleri mutlu ediyor. Tek amacımız var, vatandaşımızın duasını almak. Gerisi boş!” diyen Güler, “Ben siyaseti bir sandık başkanı olarak da yaparım, mahalle yönetiminde de yaparım, kadın kolunda da yaparım, ne görev verilirse yaparım. Bir hedef koyarak kendimi sadece oraya doğru götürmüyorum. Hedefim insanlara hizmet etmek.” şeklinde konuştu.

Söyleşiyi aynen bilgilerinize sunuyoruz;

“İSTANBUL SUSUZDU, ÇÖP DAĞLARI VARDI”

Hazal BAŞARAN: Neden Erdoğan, neden AK Parti?

Filiz GÜLER: Ben Kocaeli’nde büyüdüm. İstanbul’da amcam vardı, gelip kalırdık. Her geldiğimizde çekilen su sıkıntısına ortak olurduk. Su kesintilerine karşı bidonları, kovaları, kapları su ile doldururduk. Yakacık tarafını çöp dağları ve kokusu sarardı. Çöp depolama alanında patlama dahi yaşandı. Haliç acayip derecede pisti. Bu sorunların hepsi imkanlarımız dahilinde çözüme kavuşturulabilecekken yapılmadı, insanlara eziyet edildi. Böyle bir dönemi yaşarken Recep Tayyip Erdoğan, İBB Başkanı olunca bir anda su sıkıntısı bitti, çöp dağları kalkmaya başladı, atık su noktasında temizlik yapıldı.

“ÖNCEDEN HASTANELERDE İNSANLAR KUYRUK BEKLERDİ”

Benim babam trafik polisi, emekli sandığına bağlı. Bizler devlet hastanesinde muayene olurduk. Sabahın köründe gidip muayene sırası almaya çalışırdık. O esnada fenalaşanlar, kriz geçirenler, açlıktan bayılanlar olurdu. Biz ilaçlarımızı eczaneden alabildiğimiz için şanslıydık ama o dönemin SSK’lıları maalesef bir de ilaç kuyruğuna girmek zorunda kalıyorlardı. Kuyruklar tarihe karıştı. Düzenli sağlık ve randevu sistemi ile halk rahatladı. 

“RECEP TAYYİP ERDOĞAN BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE BAŞKANI OLUNCA, TÜRKİYE’YE ÇAĞ ATLATAN KALKINMA HAMLELERİ YAPTI”

Bir de hep, “Başbakanımız, Cumhurbaşkanımız dış ülkelere gittiğinde neden diğer devlet başkanları gibi saygı, hürmet görmüyor?” diye çok sorardım kendime. Masaya yumruğumuzu vurduğunda neden Türkiye Cumhuriyeti burada denmesin derken Recep Tayyip Erdoğan Büyükşehir Belediye Başkanlığı ile İstanbul’u ve daha sonrasında da ülke genelinde benim çocukken hayal ettiğim birçok şeyi gerçekleştirdi. İnandım o zaman.

“CUMHURİYET TARİHİNDE HAK ETTİĞİMİZ BİRÇOK HİZMETİ, RECEP TAYYİP ERDOĞAN’IN BAŞKANLIĞINDA YAŞIYORUZ”

Siyaset benim gelecekteki hedeflerim arasında yoktu. Çok daha farklı hayallerim vardı ama demek ki benim de hizmet etme noktasında İstanbul’a ya da Türkiye’ye ufak da olsa böyle bir faydam dokunacakmış diyorum ki Allah beni buraya kadar getirdi. Recep Tayyip Erdoğan’ın yanında hareket etmek çok farklı bir duygu. Bunu insanlar belki fanatiklik ya da duygusallık olarak görebilir ama hepsini demiyorum tabi ki yapılacak çok şey var ama Cumhuriyet tarihimizde hak ettiğimiz birçok şeyi Recep Tayyip Erdoğan’ın Başkan olduğu hükümet zamanında yaşıyoruz ve görüyoruz. Bundan dolayı Recep Tayyip Erdoğan ve AK Parti.

“SAĞ TANDANSLI PARTİLER OLDUĞUMUZ İÇİN MHP İLE KESKİN AYRIMLARIMIZ OLMUYOR”

Hazal BAŞARAN: Cumhur ittifakının bir paydaşı olarak Silivri Belediye Meclisi’nde Grup Başkanvekili olmak nasıl bir sorumluluk? Siyaset yaparken dengeyi kurmak açısından sizi zorlayıcı tarafları var mı?

Filiz GÜLER: Biliyorsunuz Cumhur İttifakı ile girdiğimiz için MHP çatısı altında meclis üyesi olduk. Daha sonrasında herkes grubuna döndü. Ve o dönemde sağ olsunlar MHP İlçe Başkanı, Belediye Başkanı, bizim AK Parti İlçe Başkanı Mutlu Bozoğlu bana MHP Grup Başkanvekilliği görevini tebliğ ettiler. 1,5 yıl bu görevi elimden geldiği kadar uzlaştırıcı bir şekilde yürütmeye çalıştım. Çok şükür hiçbir sıkıntı yaşamadan bunu anlattık ve şimdi AK Parti’nin Grup Başkanvekiliyim. Şunu söylemek gerekirse, aslında biz birçok zaman aynı taraftaydık, ikisi de sağ tandanslı bir parti olduğu için çok fazla ayrımlarımız yoktu. Geçmişte zaman zaman tabi ki uyuşmazlıklarım olmuştur, siyaset bu, herkesin görüşü farklıdır. Siyaseti insan yapar, insanların da farklı görüşlere sahip olması kadar doğal bir şey yoktur. Bu sadece siyasi görüşte değil, normal yaşantımızda da geçerli ve bunları yaşıyoruz; hayatın her alanında farklı yönleri yansıtan düşünceler, tasavvur, görüş ve değerler var. Biz çok güzel bir uyum yakaladık.

“CUMHUR İTTİFAKI OLARAK ÇOK GÜZEL BİR UYUM YAKALADIK”

Aslında bizden böyle bir uyum beklenmiyordu diye düşünüyorum. Dışarıdan çok farklı şeyler gözleniyordu; “Ne zaman bozuşacaklar?, “Cumhur İttifakı ne zaman çatırdayacak?” gibi… Ama bir defa biz akıllı insanlarız, ikincisi bizim bu uyumu sağlamamızdaki sebep liderlerimizdir. Biz liderlerimize odaklı çalışırız. Sayın Devlet Bahçeli de, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan da eğer o uyumla bu ülke için aynı noktada birleşiyorlarsa bizim burada aynı uyumu devam ettirmekten başka bir tavrımız, isteğimiz olmaz. Peki bunda zorlanıyor muyuz? Hayır. Üzerine basa basa söylüyorum, zorlanmıyoruz. Çok güzel bir uyum yakaladık biz. Farkındaysanız bizim işimiz artık dostluğa döndü. Özellikle MHP Grup Başkanvekili Sultan Aşkın ile birlikte yapacağımız konuşmalarda dahi birbirimizden görüş ve öneri alabiliyoruz. Bu da çok güzel bir şey aslında. Gerçekten bir ittifak yolunda gidiyoruz.


“İMAMOĞLU’NUN SİLİVRİ’DE SIFIRDAN BAŞLAYARAK YAPTIĞI HİÇBİR ŞEY YOK”

Hazal BAŞARAN: Ekrem İmamoğlu’nun Silivri’deki hizmet performansı hakkında ne söylersiniz? Söylemleri ile icraatları ne kadar örtüşüyor?

Filiz GÜLER: İBB Meclis Üyesi olmam hasebiyle işin aslında gerçekten içinde olduğum bir yer. Şimdi AK Partili olduğum için böyle konuştuğumu düşünebilirler ama ben objektif bakarak şunu söyleyebilirim ki; şu anda Ekrem İmamoğlu’nun sıfırdan başlayarak yaptığı hiçbir şey yok, bunun aslında herkes de farkında. AK Parti döneminde yapılan icraatların ya bakımını gerçekleştiriyor ya da tamamlanmasına az bir şey kalmış yerlerin bitirilmesi noktasında bir şeyler yapıyor. Söylemleriyle bunları yeni bir proje, yeni bir çalışma, yeni bir hizmetmiş gibi göstermesi bana biraz komik geliyor.

“SİLİVRİ’DE YAŞAYANLARI KANDIRAMAZ”

Geçenlerde, “Silivri yıllardır görmediği hizmeti görüyor” tarzında bir tweet atmıştı. Silivri’de yaşayanları kandıramaz. Silivri’de yaşayanlar neyin ne olduğunu biliyor.

“HER YERDE DEPREM DİYE HAYKIRIRKEN, SİLİVRİ’YE BİR GEÇMİŞ OLSUN ZİYARETİNDE BULUNMADI”

Seçimden önce Silivri’ye kaç kez geldi? Burada 5.7 büyüklüğünde deprem oldu. Her yerde deprem diye haykırırken, deprem çalıştayları yaparken, bakın çalışması demiyorum çalıştayları yaparken, buraya gelip Silivrili hemşerilerine bir “geçmiş olsun” deme nezaketini göstermeyen bir adam. İnanın boş konuşuyor.

“İMAMOĞLU, İSTANBUL’A YAPILAN HİZMETLERİN YALNIZCA YÜZDE 1’İNİ YAPSIN ALKIŞLARIM”

Ben karşımızda gerçekten iyi bir muhalefet olsun isterdim. Muhalefet iktidarı kamçılar. Muhalefet gerçekten iyi bir muhalefet yaparsa iktidar daha iyisini yapmak için çok daha fazla çalışır. Şu anda biz ona rağmen, onlara rağmen üç adım, beş adım, on adım ileri gitmek için hareket ediyoruz. İstanbul’da yapılan hizmetlerin yüzde 1’ini Ekrem İmamoğlu yapsın, alkışlarım.

“10 YILLIK CHP İKTİDARINDA, İBB AK PARTİ’DEYKEN SİLİVRİ’YE DÜNYA KADAR HİZMET YAPILDI”

Kaldı ki Silivri, 2004 yılının Temmuz ayında mücavir alandan çıktı, İBB’ye bağlandı. Doğalgazından yollarına, adliye binasından belediye binasına, altyapısından spor tesislerine varana kadar yapıldı. Bunun bir kısmı hükümet tarafından bir kısmı da İBB’den Silivri’ye hizmet olarak geldi. Hala da gelmeye devam ediyor aslında. Burada 10 yıllık CHP iktidarında İBB AK Parti’deyken bizzat şahidim dünya kadar iş yaptık. Asfaltlamalardan tutun spor sahalarına kadar birçok hizmet CHP iktidardayken yapıldı. Yani burada “AK Parti İBB’deyken Silivri’ye hizmet getirmedi” meselesi yok! Rahmetli Kadir Topbaş her geldiğinde Özcan Işıklar teşekkür ederdi. Ben buna mecliste de çok şahit oldum. İşte bunlar ortadayken “Silivri özlediği hizmeti alıyor” falan demeyin, insanların gözünde küçülmeyin. “Yapılan hizmetlere teşekkürler, bundan sonra biz daha iyisini yapacağız” deyin, proje getirin, biz de destek olalım size.

“MÜJDAT GÜRSU SPOR TESİSİ, YILLARDIR VAR!”

Misal Müjdat Gürsu Stadı. Sanki yeni baştan yapılıyormuş gibi lanse ediliyor. Orayı insanlar yıllardır kullanıyor; ne turnuvalar yaşandı, ne şampiyonlar çıktı. Bu kadar da kendilerini küçük duruma düşürmemeliler.

“ŞU ANDA MUHALEFET YAPILIYOR GİBİ GELMİYOR BANA”

Hazal BAŞARAN: CHP Grubu’nun Silivri Belediye Meclisi’nde muhalefet yapma biçimini nasıl buluyorsunuz?

Filiz GÜLER: Arkadaşlar çok sakin. Biliyorsunuz geçen dönemki meclis üyeliğimde muhalefet kanadındaydım. Muhalefet farklı yapılır. Bana şu anda muhalefet yapılıyor gibi gelmiyor açıkçası. Bunun kaynağını bilemiyorum ama şöyle de bir durum var; Silivri’de insanlar birbirlerini tanıyorlar, hakikaten hak yiyemem, siyasi görüşleri ne olursa olsun birbirlerine saygı ve sevgilerini esirgemiyorlar. Mecliste tabanlarının istediği bir takım şeyler vardır mutlaka; daha atak olmaları, daha karşı olmaları gibi… Bu açıkçası onların problemi, kendileri bir yol çizmiştir, ona göre gidiyorlardır, bir şey diyemem ama bana göre böyle güzel.


“HÜKÜMETLE KURULAN DİYALOGLAR İYİ”

Hazal BAŞARAN: Hükümetin Silivri’ye iltimas geçtiği algısı hakkında ne düşünüyorsunuz? Hükümetin Silivri’ye bakış açısı nedir?

Filiz GÜLER: Hükümetin Silivri’ye bakış açısı aslında bir tık daha iyi. Daha öncesinde de iyiydi aslında. İyi derken kurulan diyaloglar iyi şu anda. Bir örnek vereceğim. Mustafa Sarıgül belediye başkanlığı döneminde Şişli’ye yapacağı pek de bir hizmet kalmamıştı. Kadir Topbaş’a karşı samimi diyalog kuruyor, istediği tüm hizmeti ve yardımı alabiliyordu. Keza hükümetten de istediğinde alabiliyordu.

“SEN İSTEMEZSEN, HÜKÜMET SANA NE VERSİN!?”

Diyalog kurmazsan, hükümeti hiçe sayarsan ve buraya hizmet aşkı için değil, başka bir şey için geldiysen kusura bakma istemeden bir şey alamazsın. Karanlıkta göz kırptığını kimse görmez insanların. Ama sen girişimlerde bulunursan, buraya hizmet için tabiri caizse kapıları tırmalarsan, hükümet sana niye, neden yapmasın? Hükümet buradan da oy alıyor. Az oy, çok oy hesabı yok. Her yer hükümetin oy potansiyelinin olduğu yerdir. Sen istemedikten sonra hükümet sana ne versin? Burada hükümete yakın Cumhur İttifakı’nda Belediye Başkanı var diye “ben vereyim, sen al” diye bir durum söz konusu değil. Her şeyin bir usulü ve gereği vardır. Yapılabilecek noktadaysa yapılır, yapılamayacak noktadaysa zaten yapılmaz, kim olursa olsun. Kaldı ki burada seçim sürecinde projeler hazırlandı. Bunların hepsi bir süreç. İnsanların elinde sihirli değnek yok ki bir sefer de değdirsin de hepsi meydana gelsin. Bunlar yavaş yavaş girişimlerle olacak işlerdir.

“SİLİVRİ’DE İNSANLAR BELEDİYEDEN HİZMET GÖRMEYE BAŞLADI”

Hazal BAŞARAN: Volkan Yılmaz “Bir şey değişecek, her şey değişecek” iddiasıyla yola çıkmıştı. Sizce bugüne kadar Silivri’de neler değişti?

Filiz GÜLER: İlk başta şunu söyleyeyim, Silivri’de insanlar gerçekten yerel belediyeden hizmet görmeye başladı. Yerel belediyecilik sadece altyapı ya da bina yapmak değildir. Sosyal belediyecilik diye bir şey var. İnsanlarımızın şu anda belediyeden istediği yardımları ve hizmetleri alabildiğini görüyorum. İktidar olmanın verdiği rahatlıkla konuştuğum düşünülebilir ama öyle değil. Ben bunu geçen dönem mecliste, daha önceki dönemde de partide çeşitli kademelerde görev almam nedeniyle her türlü yaşadığım için söylüyorum.

“HÜSEYİN TURAN DÖNEMİNDE SİLİVRİ’NİN TEKNİK İŞLERİNİN %90’I BİTTİ”

AK Parti döneminde Silivri’nin teknik işlerinin %90’ını bitiren Hüseyin Turan’ın Belediye Başkanlığı dönemi olmuştur. Silivri ömründe almadığı hizmeti almıştır buraya. Hüseyin Turan, o dönem Silivri’yi çok güzel toparladı. Bir 5 yıl daha nasip olsa çok daha farklı hizmetler de olabilirdi. 

“VOLKAN BEY ŞU ANDA HİZMET ADINA GÜZEL PROJELER YAPIYOR”

Biz 10 yıl bekledik, halkımızın teveccühüdür buna söylenecek hiçbir şey yok. İktidarda olmasak da hem hükümet hem de İBB olarak elimizden geleni yaptık ama şu anda ilçe belediyesi de bu hizmetlere dahil olduğunda Silivri hak ettiği en güzel yerde olacak diye düşünüyorum. Volkan bey şu anda hizmet adına gerçekten güzel projeler yapıyor. Bu noktada hakkını yiyemem.

“AK PARTİ İLÇE BAŞKANLIĞIMIZIN UYUMU İLE SİLİVRİ’YE ÇOK DAHA GÜZEL HİZMETLER GELİYOR”

Şunu da ayrıca ifade etmek istiyorum; bu projeleri yaparken AK Parti İlçe Başkanlığımızın, iletişimi ve uyumu ile hükümetimizle olan görüşmeleriyle Silivri’ye çok daha güzel hizmetler geliyor. Şu anda bana göre güzel gidiyor inşallah bundan sonra daha da güzel işlere imza atarız. Benim aldığımız duyumlara göre vatandaşlarımız da bundan memnun. Karşıt siyasi görüşlerde olanlar tabi ki bir takım şeyleri eksik, yanlış bulacaktır ama siyasi görüşü farklı olanlar bile gidişattan memnun diye görüyorum ben şu an.

“BİZ SİLİVRİ’YE HİZMET YAPILIP YAPILMADIĞINA BAKIYORUZ”

Hazal BAŞARAN: Peki Volkan Yılmaz’ın üst yönetiminde yer alan çalışma arkadaşlarını düşünürseniz iyi bir ekip kurduğunu söyleyebilir misiniz?

Filiz GÜLER: O göreceli bir şeydir. Herkesin anlaşabileceği bir takım, kafasında oluşturduğu bir şekil vardır. Volkan bey yıllardır siyaset yapan birisi, tecrübesi çok büyük. Belki belediyecilikte ilk olabilir ama sonuçta bir yöneticilik, idarecilik noktasında yıllardır bu işi yapmış birisi. Kurduğu ekipten kendisi memnun olduktan sonra biz hizmetler yerine geliyor mu, vatandaşın talebine cevap veriliyor mu bunlara bakarız. Ekibin içinde kimler olduğu kıstas değil burada. Dediğim gibi Belediye Başkanının kendi kararı ve inisiyatifidir. Bizim için önemli olan vatandaş odaklı yönetim uygulamalarıdır, ilçe sakinlerinden gelen talep ve şikâyetlerin değerlendirilip sonuçlandırmasıdır, Silivri’ye hizmet noktasında bir şeylerin yapılıp yapılmadığıdır. Biz buna bakarız.

“KAVAKLI’YA KAN ÜRETİMİ İÇİN KURULACAK FABRİKANIN İNSANLIK VE ÜLKEMİZ ADINA ÇOK BÜYÜK FAYDASI OLACAK”

Hazal BAŞARAN: Yerli plazmadan kan ürünü üretilmesi için Kavaklı’ya kurulması planlanan fabrika için neden Silivri ve aynı zamanda hem üniversite alanı hem de spor alanı olarak işlendiği öne sürülen arazi tercih edildi? Muhalefetin bu konudaki karşıt duruşunu nasıl değerlendiriyorsunuz?

Filiz GÜLER: Bunların fizibilite çalışması yapılır. Arazinin genişliği açısından Kavaklı’daki yer buraya yeterli uygunlukta, yerleşim alanına yakınlığı konusunda da olumsuz bir durum olsa burası zaten tercih edilmezdi. Kaldı ki planlanan bir ilaç firması değil. Burada yapılacak olan tesis, insanlık ve Türkiye adına çok büyük faydası olacak bir tesis. Burada bir tıbbi atık ya da çevre kirliliği söz konusu olmayacak. Burada doğacak istihdam fırsatından tutun da belki de araştırma hastanesine varacak kadar çok önemli bir kamu hizmeti olacak. Spor alanı her yere yapılabilir, üniversite de olabilir, ileride neler olacağını kestiremiyoruz. Burası Cerrahpaşa, Çapa gibi bir araştırma yeri neden olmasın? Bunun çalışmaları da yapılıyordur. Sırf karşı çıkmış olmak için tutum sergilemesinler. Millet can atıyor, niye bizim ilçemize yapılmıyor diye. Belediye başkanlarımız kendi ilçelerine gelmesini istiyor ama uygun arazi yok maalesef. Bu bizim için bir şanstır.

“NEDEN KENDİ YERLİ VE MİLLİ KAN PLAZMA TESİSİMİZ OLMASIN?”

Yıllarca Almanya’ya kan örneklerimiz gitti. İnsanlığı etkisi altına alan virüsler ve beraberinde teoriler ortaya çıkıyor. Bunların önüne geçmek için niye kendi yerli ve milli kan plazması tesisimiz olmasın bizim? Bence olsun, ki olması gereken buydu. İthale bir alışkanlığımız olmuş maalesef. Türk filmlerindeki, “Burada tedavinizi yapamayız, Amerika’ya, Avrupa’ya gitmeniz lazım” diyaloğunu hatırlıyorsunuzdur. Şu anda kanser hastaları özel hastanelerde ücretsiz tedavi oluyor. Yaşadım. Kayınvalidem 14 yıl kanser tedavisi gördü. Tek kuruş para ödemedik biz. 30 bin liralık ilacını dahi her seferinde devlet karşıladı. Yani ülkemizin sağlık sistemini neden daha ileri taşımayalım? Niye beyin göçü yaşatalım? Kendi bilim insanlarımıza istihdam açalım. Burada olsunlar. Türkiye’de ilk, dünyada ise 5. olacak bir tesis.

“AK PARTİ DEĞİL, BAŞKA BİR HÜKÜMET DE YAPSA TAKDİRLE KARŞILARIM”

Buna karşı çıkmak akıllara ziyan, inanın başka bir şey diyemiyorum. Şunu da özellikle söylemek istiyorum; bu tesisi AK Parti hükümeti değil başka bir hükümet de yapsa yine takdirle karşılardım.

“SİLİVRİ’DE TURİZM SEKTÖRÜNÜN GELİŞİMİ İÇİN ÇALIŞMALARIMIZ VAR”

Hazal BAŞARAN: AK Parti Silivri Meclis Grubu olarak Silivri için en önemli gündem başlıklarınız nedir?

Filiz GÜLER: Biz öncelikle vatandaşın iyiliğini önemsiyoruz. Salgın döneminde sağlığını önemsiyoruz. Vatandaşlarımızın Silivri’mizde daha rahat yaşamasını önemsiyoruz. Aslında bakarsanız Silivri, İstanbul’un turizm bölgesi olma noktasında iyi bir yer. Hem ormanı, hem denizi var, ulaşımı rahat. Bununla ilgili çalışmalarımız var. Bizim hedefimiz hemşerilerimizin yaşam standartlarını daha da üst seviyeye çıkarmak. Siyaset hizmet üretmektir, insanlara yardım etmektir. Bizim görüşümüz de budur. Farkındaysanız hükümetimiz vatandaşların daha rahat yaşayabilmesi adına sürekli hizmetler yapıyor.

“BİZ DUA KAZANANLARDAN OLMAK İSTİYORUZ”

Hazal BAŞARAN: “Nöbetçi Meclis Üyesi” uygulamanız bu görüş doğrultusunda hayata geçirdiğiniz bir sistem oldu. AK Parti Silivri Meclis Grubu olarak ilçe sakinlerinin talep, ihtiyaç ve sorunlarını harekete geçirip bürokrasi ile vatandaşlar arasında köprü görevi üstlendiniz….

Filiz GÜLER: Siyasetin özünde vatandaşların sorunlarına derman olmak olmalı. Hemşerilerimizle yakından ilgilenirken gelen dilek, istek ve şikayetleri değerlendirmeye alarak gerekli birimlere iletiyor ve kendilerine geri dönüş sağlıyoruz. Siyaset bugün var, yarın yok. Gülen bir yüz görmek, sorunları çözmek bizleri mutlu ediyor. Tek amacımız var, vatandaşımızın duasını almak. Gerisi boş. Burada kazandıklarımız ve burada kaybettiklerimizle ileride anılacağız. Biz dua kazananlardan olalım, başka bir şey istemiyorum.

“YEREL GÜNDEM 21’LE BAŞLAYAN SERÜVENİMLE BİRLİKTE TOPLUMU İYİLEŞTİRECEK ÇALIŞMALARDA YER ALMAYA BAŞLADIM”

Hazal BAŞARAN: Meclis üyeliğinden sonra kesin bir siyasi hedefiniz var mı?

Filiz GÜLER: Ben siyasette kendime hiç hedef koymadım. 1998 yılında Silivri’ye taşındık. Bir karı bir koca, bir de büyük kızım vardı o zaman. Uzun yıllar yaşadığımız yerden buraya gelmiştik ve pek çevremiz yoktu. Sonra sonra tanışıklıklarımız arttı. O dönemlerde Yerel Gündem 21 vardı. Eşim Zeki beyin diyaloglarıyla bize teklif geldi. Depremle, kadınlarla, engelli çocuklarımızla ilgili komisyonlar vardı. Zeki bey deprem afet komisyonunda, ben kadınlarla ve engelli çocuklarla ilgili komisyonlarda görev aldım. İnanılmaz güzel sosyal çalışmalar gerçekleştirdik. Kadınlara, özel çocuklarımıza ve ailelere yönelik birçok farkındalık oluşturan etkinlik yaptık. Sonra Okul Aile Birliği Başkanlığı dönemi yaşadım.

“AİLEMİN DESTEĞİ İLE SİYASETTEYİM”

Eşim Zeki bey 2002’de siyasete girdi. Benim de siyasette yer almamı istiyordu ama ben o dönem küçük kızımızı beklediğimiz için istememiştim. Siyaset zor bir şey. Siyaseti de çok seven bir insan değilim, bunu da açık ve net bir şekilde söyleyeyim. Her şey nasip kısmet işte… Kızımın dünyaya gelişinden sonra bir anda gelen telefon ve davet üzerine siyasete girdim. Bu noktada eşim Zeki bey çok destek oldu, hakkını asla ödeyemem, her konuda yanımda oldu. Çok fedakarlık yaptık ve o dönemde ikimizde çok aktif çalıştığımız için kızlarımızı partide büyüttük. Siyaset bir kadın için zordur hele bir anne için ciddi anlamda zor bir iştir. Benim bir şansım eşimin siyasette olmasıydı, Allah razı olsun ondan. Kızlarım da bu konuda çok anlayışlı davrandı. Onların da hakkını ödeyemem. Eğer ben şu anda buradaysam, onların desteği olmasaydı bu mümkün olmazdı.

“SOSYAL DAYANIŞMA, SOSYAL FAYDA, YARDIMA İHTİYACI OLANA EL UZATMA İNANDIĞIM KAVRAMLAR OLMAKLA BİRLİKTE BANA KENDİMİ İNANILMAZ İYİ HİSSETTİRİYOR”

Yerel Gündem 21’deki görevlerim ve Okul Aile Birliği Başkanlığım döneminde birlik, beraberlik, dayanışma ruhu içinde, yardıma ihtiyacı olanlara el uzatmak, mağdurlara yalnız olmadıklarını hissettirmek hem insani hem de vicdani bir sorumluluğum olmasının yanı sıra bana kendimi çok iyi hissettirmişti. Bundan dolayıdır siyaset bana o insanlara ulaşma noktasında bir araç olacaktı. Bu mantıkla girdim.

“SAHİLDE BİRÇOK KİŞİYE İŞ İMKANI AÇAN GÖZLEMECİLİK, BENİM FİKRİMDİ”

Çok şükür bu doğrultuda gönüllere dokunan pek çok hayır işi yaptık. Sahilde gözleme olayı vardı ya, onu ben çıkarttım, Silivri’de yoktu. Hüseyin Turan zamanında festivallerimiz oluyordu. Çocuklarımızın, kadınların ve engelli kardeşlerimizin hayatlarına dokunan hizmetler üretmeye devam etmek için Kadın Kollarımıza gelir getirmek amacıyla başkandan yer talep ederek bu işi başlattık. Öyle güzel ses getirdi ki devamında pek çok kişiye iş imkanı açtı. Biz bu anlayışla siyaset yaptık. O kazandığımız paraları da sosyal yardımlar için harcadık ve bu bizi çok mutlu etti.

“SİYASET BANA MANEVİYAT SAĞLADI”

“Siyaset bana şahsi olarak maneviyat sağladı, insanların yanında olmayı sağladı. Hizmeti teknik olarak yaparız ama hizmet yaparken herkes için yaşamı savunan bir vicdanı koruyabilmek önemli. Ben bunu koruduğuma inanıyorum. Zaman zaman öyle insanlar, “Allah senden razı olsun” diyor ki, hatırlamıyorum bile, süreç içinde bir şeylere vesile olmuşuz. İşte bu dualar önemli. Diyorum ya siyaset geçici, insanların gözünde ne olabiliyoruz önemli olan budur.

“BUNDAN SONRASI İÇİN TEK HEDEFİM; BU İŞİ LAYIĞIYLA YAPMAK VE ZAMANI GELDİĞİNDE BIRAKMAK”

Her şeye çözüm bulmak tabi ki mümkün değil ama ben elimden geldiğince ihtiyaç sahiplerine el uzatmaya, sorunları en azından asgariye indirmeye çalışmaya gayret ediyorum. O neden siyasette bir hedefim hiç olmadı. Ne Kadın Kolu Başkanı olayım dedim, ne SKM Başkanı olayım dedim, ne Meclis Üyesi olayım dedim…Yalnızca 2007’de o dönem Başbakan olan Sayın Recep Tayyip Erdoğan, kadın temsiliyetinde yoğunluk olmasını istediğinde milletvekili aday adaylığını kendim isteyerek koydum ondan sonrasında hiçbir şekilde istemedim. Sağ olsunlar, görev verildi. Bundan sonrası için tek hedefim bu işi layıkıyla yapmak ve zamanı geldiğinde bırakmak. Şunu olayım, bunu olayım meselesi yok. Belli bir yaşa geldik artık. Eşim ve çocuklarımla, Allah nasip ederse gelecekte olacak olan damat ve torunlarımla güzel bir hayat geçirmek istiyorum.

“İNSANLARA HİZMET ETMEK ÖNCELİĞİM"

Siyaseti gerekiyorsa yapacağız ama hedef koyarak değil. Ben siyaseti bir sandık başkanı olarak da yaparım, mahalle yönetiminde de yaparım, kadın kolunda da yaparım, ne görev verilirse yaparım. Dediğim gibi hedef koyarak kendimi sadece oraya doğru götürmüyorum. Hedefim insanlara hizmet etmek.


“SİLİVRİ SAKİNLERİNİ EKSİK OLAN VE YAPILMASI GEREKENLERLE ALAKALI BİZE ULAŞSIN”

Hazal BAŞARAN: Son olarak Silivri sakinlerine iletmek istediğiniz bir mesajınız var mı?

Filiz GÜLER: Silivri’de yaşayan tüm hemşerilerimizden eksik olan, yapılması gereken ne varsa bize söylemelerini rica ediyorum. Bize bir şekilde ulaşsınlar. Kimsenin siyasi görüşüne, dinine, diline, rengine bakmadan istek ve talepleri dinlemek, sorunlarıyla ilgilenmek ve imkanlar ölçüsünde çözüm üretmek bizlerin vazifesidir. Aksi durum bir vebaldir, ben o vebali almak istemem. Elimden geleni yaparım, gerekli yerlere iletirim, olumlu ya da olumsuz dönüş yaparım. Eğer bizim dışımızda çözülecek bir konu ise yönlendirme yapıyoruz. Milleti anlamak, millete ulaşmak, milletle gönül bağı kurmak tek derdimiz. Diyorum ya bizimle görüşsünler, bizimle irtibat kursunlar…

 
 

YORUMLAR

  • 0 Yorum