"İsrafa Dur Diyelim, Askıda Ekmeğe Destek Olalım" – Fatih Çepni'den Silivri Meclisi'nde Duyarlılık Çağrısı
CHP Silivri Belediye Meclis Üyesi Fatih Çepni, Ekim ayı meclis toplantısında Dünya Ekmek Günü'nü vesile ederek, israf ve paylaşma kültürümüzdeki erozyona dair yürekten bir konuşma yaptı. Çepni, sözlerinin, mevcut gündemler arasında unutulan toplumsal vicdanı harekete geçirmeyi hedeflediğini belirtti.
Editör: Yaz Dostum
06 Ekim 2025 - 19:22
CHP Silivri Belediye Meclis Üyesi Fatih Çepni, Ekim ayı meclis toplantısında Dünya Ekmek Günü vesilesiyle yaptığı konuşmada, ekmek israfının toplumsal ve ekonomik maliyetini gözler önüne serdi. Çepni, konuşmasının amacının unuttuğumuz emeği ve paylaşma vicdanını hatırlatmak olduğunu belirtti.
Konuşmasına, mevcut gündemler nedeniyle unutulan israfı hatırlatmak ve emeğe sahip çıkmak için söz aldığını belirterek başlayan Çepni, "Bolluk ve yokluğun yan yana yaşadığı dengesiz bir dünya içindeyiz" ifadeleriyle günümüzdeki durumu özetledi.
"İsraf Toplumsal Bir Yaradır"
Milletimizin kültürünün ve inancının temelindeki "Komşun açken tok yatma" ilkesini vurgulayan Çepni, bu toprakların vicdanına ve karakterine işaret etti. Dünya genelinde milyarlarca ton, Türkiye'de ise her gün milyonlarca ekmeğin çöpe gittiğini belirterek, bu israfın maddi kaybının bir ülkenin yol, hastane, okul ve fabrika inşa etmesine yetecek büyüklükte olduğunu söyledi.
Çepni, israf edilen her dilim ekmeğin; bir öğrencinin defteri, bir hastanın ilacı ya da köyün yolu olabileceğini belirterek, "Bizim sofralarımızda çöpe giden bir ekmek, bu ülkenin bir köy okulunda sabah kahvaltısını yapmadan derse giren bir çocuğun rüyası olabilirdi" dedi. Sözlerinin devamında, israfın sadece ekonomik değil, "toplumsal bir yara" olduğunu ve "vicdanımızı sızlatan bir gerçek" teşkil ettiğini kaydetti.
Fırıncıların Emeği ve "Askıda Ekmek" Uygulaması
Konuşmasının bir diğer önemli noktasında, ekmek üreten fırıncıların emeği yer aldı. Artan maliyetler ve azalan kazançlarla mücadele eden fırıncıların zorlu çalışma koşullarına değinen Çepni, "Bir ekmeği israf etmek ne kadar yanlışsa, o ekmeği üreten insanın emeğini, yaşamını, konforunu tüketmek de o kadar yanlıştır" diyerek üreticinin hakkına saygı gösterilmesi gerektiğini dile getirdi.
Çepni, Peygamber Efendimiz'in (s.a.v.) bir ekmek kırıntısını bile ziyan etmemeyi öğütlediğini hatırlatarak, ekmeğin sofrada sadece gıda değil; bereket, emek ve alın terinin karşılığı olduğunu vurguladı.
Tüm bu bilinçle hareket etme çağrısı yapan Çepni, vatandaşı israfa dur demeye, ekmeğe sahip çıkmaya ve en önemlisi "Askıda Ekmek" uygulamasına destek olmaya davet etti. Geçmişte askıya bırakılan ekmek sayısının çok, talebin ise az olduğunu ancak bugün bırakılan ekmeğin az, talebin ise çok olduğunu belirterek, paylaşmanın öneminin altını çizdi.
Çepni, sözlerini, "Ekmek; sadece karın doyurmaz, aynı zamanda vicdanı da doyurur... Bir dilim ekmek, bir insanın hayatına, bir toplumun geleceğine denk gelebilir" diyerek sonlandırdı ve herkesi bu bilinçle davranmaya davet ederek konuşmasını tamamladı.
Konuşmasına, mevcut gündemler nedeniyle unutulan israfı hatırlatmak ve emeğe sahip çıkmak için söz aldığını belirterek başlayan Çepni, "Bolluk ve yokluğun yan yana yaşadığı dengesiz bir dünya içindeyiz" ifadeleriyle günümüzdeki durumu özetledi.
"İsraf Toplumsal Bir Yaradır"
Milletimizin kültürünün ve inancının temelindeki "Komşun açken tok yatma" ilkesini vurgulayan Çepni, bu toprakların vicdanına ve karakterine işaret etti. Dünya genelinde milyarlarca ton, Türkiye'de ise her gün milyonlarca ekmeğin çöpe gittiğini belirterek, bu israfın maddi kaybının bir ülkenin yol, hastane, okul ve fabrika inşa etmesine yetecek büyüklükte olduğunu söyledi.
Çepni, israf edilen her dilim ekmeğin; bir öğrencinin defteri, bir hastanın ilacı ya da köyün yolu olabileceğini belirterek, "Bizim sofralarımızda çöpe giden bir ekmek, bu ülkenin bir köy okulunda sabah kahvaltısını yapmadan derse giren bir çocuğun rüyası olabilirdi" dedi. Sözlerinin devamında, israfın sadece ekonomik değil, "toplumsal bir yara" olduğunu ve "vicdanımızı sızlatan bir gerçek" teşkil ettiğini kaydetti.
Fırıncıların Emeği ve "Askıda Ekmek" Uygulaması
Konuşmasının bir diğer önemli noktasında, ekmek üreten fırıncıların emeği yer aldı. Artan maliyetler ve azalan kazançlarla mücadele eden fırıncıların zorlu çalışma koşullarına değinen Çepni, "Bir ekmeği israf etmek ne kadar yanlışsa, o ekmeği üreten insanın emeğini, yaşamını, konforunu tüketmek de o kadar yanlıştır" diyerek üreticinin hakkına saygı gösterilmesi gerektiğini dile getirdi.
Çepni, Peygamber Efendimiz'in (s.a.v.) bir ekmek kırıntısını bile ziyan etmemeyi öğütlediğini hatırlatarak, ekmeğin sofrada sadece gıda değil; bereket, emek ve alın terinin karşılığı olduğunu vurguladı.
Tüm bu bilinçle hareket etme çağrısı yapan Çepni, vatandaşı israfa dur demeye, ekmeğe sahip çıkmaya ve en önemlisi "Askıda Ekmek" uygulamasına destek olmaya davet etti. Geçmişte askıya bırakılan ekmek sayısının çok, talebin ise az olduğunu ancak bugün bırakılan ekmeğin az, talebin ise çok olduğunu belirterek, paylaşmanın öneminin altını çizdi.
Çepni, sözlerini, "Ekmek; sadece karın doyurmaz, aynı zamanda vicdanı da doyurur... Bir dilim ekmek, bir insanın hayatına, bir toplumun geleceğine denk gelebilir" diyerek sonlandırdı ve herkesi bu bilinçle davranmaya davet ederek konuşmasını tamamladı.
YORUMLAR