Mektebim Silivri Kampüsü ve Aygüneş Rehabilitasyon Merkezinden Engelsiz Kutlama
Mektebim Koleji Silivri Kampüsü ve Özel Silivri Aygüneş Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezi, 3 Aralık Dünya Engelsiz Yaşam Günü münasebetiyle ortaklaşa erken kutlama programı gerçekleştirdi. “Engellilere Saygı Onlara Yaşam Sevinci Verir”, “En Büyük Engel Sevgisizliktir” mottoları çerçevesinde kaydedilen etkinliğe katılan protokol üyeleri, günün anlam ve önemine binaen öğretmen ve öğrencilerle pasta kesti.
Editör: Yaz Dostum
01 Aralık 2022 - 21:24 - Güncelleme: 01 Aralık 2022 - 23:08
Mektebim Koleji Silivri Kampüsü ve Özel Silivri Aygüneş Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezi, 3 Aralık Dünya Engelsiz Yaşam Günü dolayısıyla kutlama programı düzenledi.
Mektebim Okulları’nın tiyatro sahnesinde gerçekleşen etkinliğe Silivri İlçe Milli Eğitim Şube Müdürü Hüseyin Çağılcı, Özel Silivri Mektebim Okulları Kurucusu Emre Kart, Özel Silivri Aygüneş Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezi kurucusu Savaş Kapçak, CHP Silivri İlçe Başkanı Berker Esen, Rehberlik ve Araştırma Merkezi Müdürü Kübra Aleş Hamoğlu, İYİ Parti Silivri İlçe Başkanı Refik Bek, Silivri Birleşik Esnaf ve Sanatkârlar Odası Başkanı Nuray Koçer, Silivri Yeni Sanayi Sitesi İşletme Kooperatifi Başkanı Ercan Çalışkan, Silivri Jandarma Merkez Karakol Komutanı J. Kd. Bşçvş. Ahmet Güneş, siyasi parti temsilcileri, STK temsilcileri, eğitimciler, veliler ve çok sayıda davetli katıldı.
SERDAR ŞEKER: MEKTEBİM ÖĞRENCİLERİ İLE AYGÜNEŞ REHABİLİTASYON MERKEZİ ÖĞRENCİLERİNİN FARKLILIKLARI ORTADAN KALDIRARAK GÖSTERİLER YAPMASI GÖZLERİMİ DOLDURDU
Saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı'nın okunması ile başlayan programda Mektebim Silivri Kampüsü Okul Müdürü Serdar Şeker, açılış ve selamlama konuşması yaptı. Şeker, konuşmasında şunları kaydetti: “İnsanlık bahçesinin çiçekleri ve değerli misafirlerimiz, hoş geldiniz. Dün etkinliğin son provasını izledim; ben aslında gözleri kolayca nemlenebilen bir insan değilimdir, burada Mektebim Koleji öğrencileri ile Aygüneş Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezi öğrencilerinin birbirleriyle bir arada, farklılıkları tamamen ortadan kaldırarak gösteriler yapması gözlerimi nemlendirdi. Tahmin ediyorum biraz sonra sizler için de aynı şeyler geçerli olacak.
“ŞEHLA BAKIŞLAR, MEYİL EYLENEN GAMZELER…”
Hatırımda kalan birkaç dize var, bunları sizlerle paylaşmak istiyorum: Aheste aheste bir yağmur serpildikçe rüzgârda, Zülüfler uçuştukça mavi turnalar gibi, Şehla bakışlar bediadır bu ilk fasılda, Maziden kopup gelen ulvi sevdalar gibi… Bir diğeri; Bir gamzeye meyil eyledim gönül, Gamze midir dost mudur bilmem? şeklinde devam eden bir dörtlük.
“BİZİM KUSUR OLARAK GÖRDÜĞÜMÜZ ŞEYLER ALGILARIMIZDA YARATMIŞ OLDUĞUMUZ ŞEYLERDEN İBARET”
Bu dizelerde iki kavram var; şehla ve gamze. Şehla bakış dediğimiz şey aslında bir göz kaymasıdır, şaşılık demiş olduğumuz durumun hafif halidir. Bir kusurdur ama hem kendi edebiyatımızda hem dünya edebiyatında şehla güzellemelerinden geçilmez. Burada şunu anlıyoruz; bazı kusur dediğimiz şeyler aslında toplumsal algının, bizim o kusura yüklemiş olduğumuz anlamın bizde uyandırdığı değerler. İnsan baştan ayağa kadar bir kas kütüğüdür. O kasların kasılması ve gevşemesiyle hareket alanlarımız meydana çıkar. Cildin neresinde bulunursa bulunsun gamzenin oluşma sebebi kas ve bağ dokusunda oluşan deformasyondur. Aslında gamze bir kas kusurudur ama gamzeyle ilgili de onlarca, yüzlerce, binlerce güzelleme vardır. Bir kusur olmasına rağmen toplumsal norm olarak bu pozitif bir duruma dönüşmüştür. Buradan şunu anlıyoruz; bizim kusur, engel olarak gördüğümüz şeyler aslında bizlerin algılarımızda yaratmış olduğumuz şeyler. Bugün engel gibi görünen şeyler belki on yıl belki yüz yıl sonra pozitif bir duruma dönüşebilir. Şehla da gamze de oluştuğu gibi…
“3 ARALIK’I BÜTÜN İNSANLIĞA MAL EDEBİLİRİZ ÇÜNKÜ HİÇBİRİMİZ KUSURSUZ DEĞİLİZ”
Nathan H. Lents isimli bir bilim insanı, İnsanın Kusurları isimli bir doktora tezi yazıyor. Baştan ayağa, dirseklerden dizlere, kafatasından sinüslere kadar insan vücudunda var olan kusurları işliyor. Çok yüksek dereceyle tezi geçiyor ve sonra bu tezi kitaba dönüştürüyor. Nathan H. Lents bu kitapta, ‘Aslında istisna kusursuzluktur, engelsizliktir. Bütün insanlarda kusur var. Hepimizde kusur var.’ diyor. Bu anlamda baktığınızda Dünya Engelliler Günü veya Engelsiz Yaşam Günü olarak kutlanan 3 Aralık’ı bütün insanlığa mal edebiliriz çünkü kusursuz değiliz. Konuşmamızın sonuna doğru toplumsal algılarımız doğrultusunda engelli demiş olduğumuz çocukları, bireyleri geliştirme, onlara şefkat gösterme, ilgilenme ve destekleme noktasında en başta aileler ve özellikle hasseten annelerin de gününü kutlamak, onların emekleri karşısında saygıyla boyun eğmek istiyorum. Çocuklarımız bizler için çok güzel bir gösteri hazırladı. Bu salonda hiçbir ayrım yapmadan, fark gözetmeden, hepimizin bir engeli, kusuru olduğu bilimsel gerçeğinden hareketle hepinizin 3 Aralık Engelsiz Yaşam Günü kutlu olsun diyorum. Saygılar sunuyorum."
SAVAŞ KAPÇAK: HER BİRİMİZ BİRER ENGELLİ ADAYIYIZ
Özel Silivri Aygüneş Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezi’nin Kurucusu Savaş Kapçak ise günün anlam ve önemini belirten konuşmasında şu görüşlere yer verdi: “Dünya Engelliler Günü 1992 yılından bu yana 3 Aralık günü Birleşmiş Milletler tarafından uluslararası bir gün olarak kabul edilmiştir. Engellilik doğuştan ya da herhangi bir farklı sebepten kaynaklı bireylerin bedensel, zihinsel ve sosyal yetilerini farklı derecelerde kaybetmeleri nedeniyle normal yaşam rutinlerine uyulmaması durumu olarak tanımlanmaktadır. Her birimiz birer engelli adayı olduğumuzun farkında olsak da engelli bireylerimiz için elimizden geleni yapamayabiliyoruz.
“YOLLAR, KALDIRIMLAR, PARKLAR, ULAŞIM ARAÇLARI VE BUNUN GİBİ DAHA BİRÇOK FİZİKSEL ÇEVRE UNSURUNUN ENGELLİ DOSTU HALE GETİRİLMESİ GEREKİYOR”
Hem ülkemizde hem de dünyada asıl engelin çevremizden kaynaklı olduğunu görmekteyiz. Bu bireylerimiz bir yerden bir yere rampa ve asansör kullanmadığı için gidemiyorsa, sokakta kaldırımlar erişilebilir olmadığı için hareket edemiyorsa, toplu taşıma araçları onlara uygun olmadığı için kullanamıyorsa, kendi araçları için ayrılmış otoparklara başkaları park ettiği için park edemiyorsa, işe girmek istediklerinde ret ediliyorsa, insanların ‘sen bunu yapamazsın’ cümlelerine maruz kalıyorsa, bu yüzden ne yapacağını bilemez duruma düşüyorsa o yüzden asıl engel burada demektir. Yani asıl engel engellenmektir.
“ÇOCUKLARIMIZI BUGÜNE HAZIRLAYAN EĞİTİMCİLERİMİZE TEŞEKKÜRÜ BORÇ BİLİYORUM”
Sizlere de bugün engelli bireylerimizin sorunlarına çözüm aramak, onları anlamak, onların diğer bireyler gibi toplumsal yaşamın birer parçası olduğunu ve yapabileceklerini görmek için buradayız. Gösterilere geçmeden önce Mektebim Okul Müdürü Serdar Şeker’e, öğrencilerimizi gösteriye hazırlayan Drama Öğretmeni Derya Çelebi’ye, Müzik Öğretmeni Barış Ender Salman’a, Beden Eğitimi Öğretmeni Uğur Ceyhan’a ve Dans Öğretmeni Yasemin Afacan’a özel çocuklarımızla işbirliği içerisinde çalıştıkları ve emek verdikleri için sizlerin huzurunda teşekkür etmek istiyorum. Ayrıca Özel Silivri Aygüneş Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezi kurum müdürü Hamide Sarıoğlu’na çocuklarımızı bugüne hazırlayan İleyda Ceylan ve Zeynep Mert hocalarıma ve bugün için emek veren tüm öğretmenlerime teşekkürü bir borç bilirim. Engelli vatandaşlarımızın önündeki engellerin kaldırılması, kendilerinin ve ailelerinin yaşam kalitesinin yükseltilmesi umuduyla….”
HÜSEYİN ÇAĞILCI: İKİ OKULUMUZUN KARDEŞÇE HAZIRLAMIŞ OLDUĞU SEVGİYE DAYALI BİR PROGRAMDAYIZ
Silivri İlçe Milli Eğitim Şube Müdürü Hüseyin Çağılcı, katılımcılara şöyle seslendi: “Protokolün saygıdeğer üyeleri, saygıdeğer misafirler, kıymetli öğrenciler, değerli meslektaşlarım ve basın mensuplarımız, programımıza hoş geldiniz. Programımız diyoruz çünkü özel eğitim kurumları çerçevesinde iki okulumuzun kardeşçe, birliktelik içerisinde hazırlamış olduğu sevgiye dayalı bir program burası. Sevgi olan her yerde bizde varız.
“İLÇE MEM VE BAKANLIK OLARAK HER ZAMAN VELİLERİMİZİN YANINDAYIZ”
Savaş bey konuşmasında engellerden bahsetti, biz önünüze çıkacak olan engeller noktasında biz İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü ve Bakanlık olarak her zaman saygıdeğer velilerimizin yanındayız. Özel eğitim, özel öğrencilerimiz olarak, Rehberlik Araştırma Merkezi Müdürümüz de aramızda, hastane ve diğer prosedürler sonunda bir şube açtığımız anda iki öğretmenimiz otomatik olarak devreye giriyor. Burada özel eğitim konusunda yetkin öğretmenlerimiz nezaretinde bu öğrencilerimiz eğitim görüyorlar. Bu açıdan 80’e yakın resmi okulumuz, bir o kadar da özel eğitim kurumlarımıza bağlı okullarımız olarak biz bu işi Silivri’mizde ne yapabilirizin endişesini taşıyoruz. İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü olarak daha önce çalıştığım yerlerde İlçe Müdürümüz, ‘Eğer bu konuda bir eksik, bir hata olursa öncelikle benim kıyamet gününde iki elim yakanızda olur’ demişti. Bunun özel bir anlamı var bizim için. Biz burada gelip geçici görevlerdeyiz ancak yapabildiğimiz ölçüde en ileri noktada elimizden geleni yapmaya hazırız. Asıl velilerimiz teşekkürü hak ediyorlar çünkü en büyük özveri onlara ait. Ben eğitimciliği veli olduktan sonra farklı bir kulvara taşıdım ve içselleştirdim. Hepinize katılımlarınızdan dolayı teşekkür ediyorum, ayaklarınıza sağlık, saygılar sunuyorum…”
ÖĞRENCİLERİN GÖSTERİLERİ RENKLİ GÖRÜNTÜLERE SAHNE OLDU
Konuşmaların akabinde öğrenciler büyük bir heyecan içerisinde jimnastik gösterisini sundu, günün anlam ve önemine dikkat çeken şiirlerini okudu, vals yaptı. Öğrencilerin hazırlık provalarını içeren videolar paylaşıldığında ise salonda duygu dolu anlar yaşandı. "Çanakkale İçinde Vurdular Beni" türküsü ile “Hatırla Sevgili” parçasını seslendiren öğrenciler, izleyenleri duygudan duyguya sürüklerken “Arkadaşım Eşek” yorumları ile coşkuyu zirveye taşıdılar.
ENGELSİZ YAŞAM GÜNÜ PASTA KESİLEREK KUTLANDI
Büyük alkış alan gösterilerin ardından Mektebim Okul Müdürü Serdar Şeker ile öğrencileri gösteriye hazırlayan Drama Öğretmeni Derya Çelebi’ye, Müzik Öğretmeni Barış Ender Salman’a, Beden Eğitimi Öğretmeni Uğur Ceyhan’a, Aygüneş Öğretmenleri İleyda Ceylan’a, Nurdan Türk’e ve Zeynep Mert’e özel çocuklarla işbirliği içerisinde çalıştıkları ve emek verdikleri için teşekkürün bir ifadesi olarak plaket takdim edildi. Günün anısına özel öğrencilerle beraber pasta kesilmesi güne ayrı bir renk kattı. Program, tüm katılımcıların 'Hayat Bayram Olsa' şarkısını hep bir ağızdan söylemesi ile sona erdi.
Haber : Hazal BAŞARAN
Mektebim Okulları’nın tiyatro sahnesinde gerçekleşen etkinliğe Silivri İlçe Milli Eğitim Şube Müdürü Hüseyin Çağılcı, Özel Silivri Mektebim Okulları Kurucusu Emre Kart, Özel Silivri Aygüneş Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezi kurucusu Savaş Kapçak, CHP Silivri İlçe Başkanı Berker Esen, Rehberlik ve Araştırma Merkezi Müdürü Kübra Aleş Hamoğlu, İYİ Parti Silivri İlçe Başkanı Refik Bek, Silivri Birleşik Esnaf ve Sanatkârlar Odası Başkanı Nuray Koçer, Silivri Yeni Sanayi Sitesi İşletme Kooperatifi Başkanı Ercan Çalışkan, Silivri Jandarma Merkez Karakol Komutanı J. Kd. Bşçvş. Ahmet Güneş, siyasi parti temsilcileri, STK temsilcileri, eğitimciler, veliler ve çok sayıda davetli katıldı.
SERDAR ŞEKER: MEKTEBİM ÖĞRENCİLERİ İLE AYGÜNEŞ REHABİLİTASYON MERKEZİ ÖĞRENCİLERİNİN FARKLILIKLARI ORTADAN KALDIRARAK GÖSTERİLER YAPMASI GÖZLERİMİ DOLDURDU
Saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı'nın okunması ile başlayan programda Mektebim Silivri Kampüsü Okul Müdürü Serdar Şeker, açılış ve selamlama konuşması yaptı. Şeker, konuşmasında şunları kaydetti: “İnsanlık bahçesinin çiçekleri ve değerli misafirlerimiz, hoş geldiniz. Dün etkinliğin son provasını izledim; ben aslında gözleri kolayca nemlenebilen bir insan değilimdir, burada Mektebim Koleji öğrencileri ile Aygüneş Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezi öğrencilerinin birbirleriyle bir arada, farklılıkları tamamen ortadan kaldırarak gösteriler yapması gözlerimi nemlendirdi. Tahmin ediyorum biraz sonra sizler için de aynı şeyler geçerli olacak.
“ŞEHLA BAKIŞLAR, MEYİL EYLENEN GAMZELER…”
Hatırımda kalan birkaç dize var, bunları sizlerle paylaşmak istiyorum: Aheste aheste bir yağmur serpildikçe rüzgârda, Zülüfler uçuştukça mavi turnalar gibi, Şehla bakışlar bediadır bu ilk fasılda, Maziden kopup gelen ulvi sevdalar gibi… Bir diğeri; Bir gamzeye meyil eyledim gönül, Gamze midir dost mudur bilmem? şeklinde devam eden bir dörtlük.
“BİZİM KUSUR OLARAK GÖRDÜĞÜMÜZ ŞEYLER ALGILARIMIZDA YARATMIŞ OLDUĞUMUZ ŞEYLERDEN İBARET”
Bu dizelerde iki kavram var; şehla ve gamze. Şehla bakış dediğimiz şey aslında bir göz kaymasıdır, şaşılık demiş olduğumuz durumun hafif halidir. Bir kusurdur ama hem kendi edebiyatımızda hem dünya edebiyatında şehla güzellemelerinden geçilmez. Burada şunu anlıyoruz; bazı kusur dediğimiz şeyler aslında toplumsal algının, bizim o kusura yüklemiş olduğumuz anlamın bizde uyandırdığı değerler. İnsan baştan ayağa kadar bir kas kütüğüdür. O kasların kasılması ve gevşemesiyle hareket alanlarımız meydana çıkar. Cildin neresinde bulunursa bulunsun gamzenin oluşma sebebi kas ve bağ dokusunda oluşan deformasyondur. Aslında gamze bir kas kusurudur ama gamzeyle ilgili de onlarca, yüzlerce, binlerce güzelleme vardır. Bir kusur olmasına rağmen toplumsal norm olarak bu pozitif bir duruma dönüşmüştür. Buradan şunu anlıyoruz; bizim kusur, engel olarak gördüğümüz şeyler aslında bizlerin algılarımızda yaratmış olduğumuz şeyler. Bugün engel gibi görünen şeyler belki on yıl belki yüz yıl sonra pozitif bir duruma dönüşebilir. Şehla da gamze de oluştuğu gibi…
“3 ARALIK’I BÜTÜN İNSANLIĞA MAL EDEBİLİRİZ ÇÜNKÜ HİÇBİRİMİZ KUSURSUZ DEĞİLİZ”
Nathan H. Lents isimli bir bilim insanı, İnsanın Kusurları isimli bir doktora tezi yazıyor. Baştan ayağa, dirseklerden dizlere, kafatasından sinüslere kadar insan vücudunda var olan kusurları işliyor. Çok yüksek dereceyle tezi geçiyor ve sonra bu tezi kitaba dönüştürüyor. Nathan H. Lents bu kitapta, ‘Aslında istisna kusursuzluktur, engelsizliktir. Bütün insanlarda kusur var. Hepimizde kusur var.’ diyor. Bu anlamda baktığınızda Dünya Engelliler Günü veya Engelsiz Yaşam Günü olarak kutlanan 3 Aralık’ı bütün insanlığa mal edebiliriz çünkü kusursuz değiliz. Konuşmamızın sonuna doğru toplumsal algılarımız doğrultusunda engelli demiş olduğumuz çocukları, bireyleri geliştirme, onlara şefkat gösterme, ilgilenme ve destekleme noktasında en başta aileler ve özellikle hasseten annelerin de gününü kutlamak, onların emekleri karşısında saygıyla boyun eğmek istiyorum. Çocuklarımız bizler için çok güzel bir gösteri hazırladı. Bu salonda hiçbir ayrım yapmadan, fark gözetmeden, hepimizin bir engeli, kusuru olduğu bilimsel gerçeğinden hareketle hepinizin 3 Aralık Engelsiz Yaşam Günü kutlu olsun diyorum. Saygılar sunuyorum."
SAVAŞ KAPÇAK: HER BİRİMİZ BİRER ENGELLİ ADAYIYIZ
Özel Silivri Aygüneş Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezi’nin Kurucusu Savaş Kapçak ise günün anlam ve önemini belirten konuşmasında şu görüşlere yer verdi: “Dünya Engelliler Günü 1992 yılından bu yana 3 Aralık günü Birleşmiş Milletler tarafından uluslararası bir gün olarak kabul edilmiştir. Engellilik doğuştan ya da herhangi bir farklı sebepten kaynaklı bireylerin bedensel, zihinsel ve sosyal yetilerini farklı derecelerde kaybetmeleri nedeniyle normal yaşam rutinlerine uyulmaması durumu olarak tanımlanmaktadır. Her birimiz birer engelli adayı olduğumuzun farkında olsak da engelli bireylerimiz için elimizden geleni yapamayabiliyoruz.
“YOLLAR, KALDIRIMLAR, PARKLAR, ULAŞIM ARAÇLARI VE BUNUN GİBİ DAHA BİRÇOK FİZİKSEL ÇEVRE UNSURUNUN ENGELLİ DOSTU HALE GETİRİLMESİ GEREKİYOR”
Hem ülkemizde hem de dünyada asıl engelin çevremizden kaynaklı olduğunu görmekteyiz. Bu bireylerimiz bir yerden bir yere rampa ve asansör kullanmadığı için gidemiyorsa, sokakta kaldırımlar erişilebilir olmadığı için hareket edemiyorsa, toplu taşıma araçları onlara uygun olmadığı için kullanamıyorsa, kendi araçları için ayrılmış otoparklara başkaları park ettiği için park edemiyorsa, işe girmek istediklerinde ret ediliyorsa, insanların ‘sen bunu yapamazsın’ cümlelerine maruz kalıyorsa, bu yüzden ne yapacağını bilemez duruma düşüyorsa o yüzden asıl engel burada demektir. Yani asıl engel engellenmektir.
“ÇOCUKLARIMIZI BUGÜNE HAZIRLAYAN EĞİTİMCİLERİMİZE TEŞEKKÜRÜ BORÇ BİLİYORUM”
Sizlere de bugün engelli bireylerimizin sorunlarına çözüm aramak, onları anlamak, onların diğer bireyler gibi toplumsal yaşamın birer parçası olduğunu ve yapabileceklerini görmek için buradayız. Gösterilere geçmeden önce Mektebim Okul Müdürü Serdar Şeker’e, öğrencilerimizi gösteriye hazırlayan Drama Öğretmeni Derya Çelebi’ye, Müzik Öğretmeni Barış Ender Salman’a, Beden Eğitimi Öğretmeni Uğur Ceyhan’a ve Dans Öğretmeni Yasemin Afacan’a özel çocuklarımızla işbirliği içerisinde çalıştıkları ve emek verdikleri için sizlerin huzurunda teşekkür etmek istiyorum. Ayrıca Özel Silivri Aygüneş Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezi kurum müdürü Hamide Sarıoğlu’na çocuklarımızı bugüne hazırlayan İleyda Ceylan ve Zeynep Mert hocalarıma ve bugün için emek veren tüm öğretmenlerime teşekkürü bir borç bilirim. Engelli vatandaşlarımızın önündeki engellerin kaldırılması, kendilerinin ve ailelerinin yaşam kalitesinin yükseltilmesi umuduyla….”
HÜSEYİN ÇAĞILCI: İKİ OKULUMUZUN KARDEŞÇE HAZIRLAMIŞ OLDUĞU SEVGİYE DAYALI BİR PROGRAMDAYIZ
Silivri İlçe Milli Eğitim Şube Müdürü Hüseyin Çağılcı, katılımcılara şöyle seslendi: “Protokolün saygıdeğer üyeleri, saygıdeğer misafirler, kıymetli öğrenciler, değerli meslektaşlarım ve basın mensuplarımız, programımıza hoş geldiniz. Programımız diyoruz çünkü özel eğitim kurumları çerçevesinde iki okulumuzun kardeşçe, birliktelik içerisinde hazırlamış olduğu sevgiye dayalı bir program burası. Sevgi olan her yerde bizde varız.
“İLÇE MEM VE BAKANLIK OLARAK HER ZAMAN VELİLERİMİZİN YANINDAYIZ”
Savaş bey konuşmasında engellerden bahsetti, biz önünüze çıkacak olan engeller noktasında biz İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü ve Bakanlık olarak her zaman saygıdeğer velilerimizin yanındayız. Özel eğitim, özel öğrencilerimiz olarak, Rehberlik Araştırma Merkezi Müdürümüz de aramızda, hastane ve diğer prosedürler sonunda bir şube açtığımız anda iki öğretmenimiz otomatik olarak devreye giriyor. Burada özel eğitim konusunda yetkin öğretmenlerimiz nezaretinde bu öğrencilerimiz eğitim görüyorlar. Bu açıdan 80’e yakın resmi okulumuz, bir o kadar da özel eğitim kurumlarımıza bağlı okullarımız olarak biz bu işi Silivri’mizde ne yapabilirizin endişesini taşıyoruz. İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü olarak daha önce çalıştığım yerlerde İlçe Müdürümüz, ‘Eğer bu konuda bir eksik, bir hata olursa öncelikle benim kıyamet gününde iki elim yakanızda olur’ demişti. Bunun özel bir anlamı var bizim için. Biz burada gelip geçici görevlerdeyiz ancak yapabildiğimiz ölçüde en ileri noktada elimizden geleni yapmaya hazırız. Asıl velilerimiz teşekkürü hak ediyorlar çünkü en büyük özveri onlara ait. Ben eğitimciliği veli olduktan sonra farklı bir kulvara taşıdım ve içselleştirdim. Hepinize katılımlarınızdan dolayı teşekkür ediyorum, ayaklarınıza sağlık, saygılar sunuyorum…”
ÖĞRENCİLERİN GÖSTERİLERİ RENKLİ GÖRÜNTÜLERE SAHNE OLDU
Konuşmaların akabinde öğrenciler büyük bir heyecan içerisinde jimnastik gösterisini sundu, günün anlam ve önemine dikkat çeken şiirlerini okudu, vals yaptı. Öğrencilerin hazırlık provalarını içeren videolar paylaşıldığında ise salonda duygu dolu anlar yaşandı. "Çanakkale İçinde Vurdular Beni" türküsü ile “Hatırla Sevgili” parçasını seslendiren öğrenciler, izleyenleri duygudan duyguya sürüklerken “Arkadaşım Eşek” yorumları ile coşkuyu zirveye taşıdılar.
ENGELSİZ YAŞAM GÜNÜ PASTA KESİLEREK KUTLANDI
Büyük alkış alan gösterilerin ardından Mektebim Okul Müdürü Serdar Şeker ile öğrencileri gösteriye hazırlayan Drama Öğretmeni Derya Çelebi’ye, Müzik Öğretmeni Barış Ender Salman’a, Beden Eğitimi Öğretmeni Uğur Ceyhan’a, Aygüneş Öğretmenleri İleyda Ceylan’a, Nurdan Türk’e ve Zeynep Mert’e özel çocuklarla işbirliği içerisinde çalıştıkları ve emek verdikleri için teşekkürün bir ifadesi olarak plaket takdim edildi. Günün anısına özel öğrencilerle beraber pasta kesilmesi güne ayrı bir renk kattı. Program, tüm katılımcıların 'Hayat Bayram Olsa' şarkısını hep bir ağızdan söylemesi ile sona erdi.
Haber : Hazal BAŞARAN
YORUMLAR