Mutlu Bozoğlu: "Silivri Halkının Aklıyla Kimse Oynamaya Kalkmasın"

CHP’nin siyasette sahicilikle ilişkisini kopardığını ve algı siyasetine odaklandığını söyleyen AK Parti Silivri İlçe Başkanı Mutlu Bozoğlu; “AK Parti algıyla siyaset hiçbir zaman yapmadı, yapmaz da. AK Parti’nin işi olguyla siyaset yapmaktır. AK Parti İlçe Emniyet Müdürlüğüne, İlçe Jandarma Komutanlığına yeni hizmet binası yapılacağını söyledi. Yapıldı mı? Yapıldı. AK Parti Hükümet Konağı ile alakalı söyledi, yapımına başlandı. AK Parti Millet Bahçesi dedi, yapılıyor. Daha onlarcasını sayabilirim. Biz Silivri’ye yapılan yatırımların tam göbeğindeyiz. Yaptıklarımız yapacaklarımızın teminatıdır. Hiç kimse AK Parti’nin yapmış olduğu hizmet siyaseti üzerinden kendine bir şeyler devşirmeye kalkmasın, sınıfta kalır, üzülür. Kendi dönemlerinde yapamadıklarını masaya koymaya kalkarlarsa utanıp belki insan içinde gezemez hale gelirler” dedi. CHP'li İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun yönetim anlayışını da eleştiren Başkan Bozoğlu, “300-400 metrekare hazır rulo çim serip ‘Vadi’ adı altında açılış yapmak insanların aklıyla alay etmekten öteye geçen bir durum değil. Silivri daha fazlasını hak etmiyor mu sizce? İBB’nin imkanları bu kadar mı? Bize büyük hizmet lazım. Ufak şeylerle oyalanacak vaktimiz yok. AK Parti’nin yapmış olduğu işleri, bir de bu dönemde Sayın Belediye Başkanımızın ve belediyenin imkanlarıyla yapılan işler alıp dışarıya çıkarttığınızda, Silivri’ye çok fazla bir şey kalmıyor” şeklinde konuştu.

Mutlu Bozoğlu: "Silivri Halkının Aklıyla Kimse Oynamaya Kalkmasın"
Editör: Yaz Dostum
24 Ekim 2022 - 01:49 - Güncelleme: 25 Ekim 2022 - 22:10
AK Parti Silivri İlçe Başkanı Mutlu Bozoğlu ile gerçekleştirdiğimiz röportajda kendisine teşkilat çalışmalarından 2023 seçimine, CHP'li İBB Yönetiminin icraatlarından yereldeki AK Parti - MHP işbirliğine, muhalefetin siyaset anlayışından Silivri’ye gelen yatırımlarda AK Parti’nin rolüne, CHP İlçe Başkanı Berker Esen’in olası bir adaylık için kapı aralayan beyanatından Silivri ve Gümüşyaka’daki yat limanı projelerinin akıbetine, İBB’nin çiftçilere yönelik mazot desteğinden Kavaklı Mahallesi’nde Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın imzasıyla Maxicells A.Ş.’ye tahsis edilen 172 bin metrekarelik araziye temeli atılan Plazma Ürünleri Üretim Tesisi inşaatının son durumuna, finansal krizin ortasındaki Silivrispor’dan siyasi hedeflerine kadar gündeme dair pek çok soru yönelttik.

Konunun önemi nedeni ile anlam kaymalarına yer vermemek için, Başkan Bozoğlu’nun verdiği cevapların birebir çözümlerini yayınlıyoruz.


“430 TANE SANDIK BAŞKANIMIZI ŞİMDİDEN HAZIRLADIK”

Hazal BAŞARAN: AK Parti olarak Silivri özelinde ne gibi çalışmalar yürütüyorsunuz?

Mutlu BOZOĞLU: Silivri’de en son yaptığımız seçimde nüfusa göre cezaevi dahil toplam 412 tane sandığımız vardı. Nüfus artışıyla beraber 430’ları görmesini öngörüyoruz. Şu an 430 tane Sandık Başkanımızı hazırladık. Eğitimlerini veriyoruz.

Bizim Sosyal İşler Birim Başkanlığımız vardır. En güçlü birim başkanlığı Sosyal İşler Birim Başkanlığıdır bizde. Bu nedir? Gazi aileleri, şehit aileleri, engelli aileleri ve ihtiyaç sahibi olan ailelerle sürekli temas halinde olmak ve görüşmek. Bu da Silivri’de ciddi bir sayıya ulaşıyor. Bu şekilde ulaşılması gereken ortalama 4 Bin aile var. 4 Bin aileye zaman zaman ziyaret, görüşme, destek gibi bir takım konularda çalışmalar gerçekleştiriyoruz.

Ondan ziyade Silivri’nin seçim öncesinde bitirilmesi ve hizmet alması gereken işleri var. Bu yatırımların bitmesi için gayret içerisinde uğraşıyoruz. Bunların ön hazırlıkları, çalışmaları, projelendirilmesi, bu işlerle alakalı görüşmeler, takipler ve karşımıza çıkan bir dünya sorun var. Gerek Bakanlıklar gerek Müdürlükler tarafından çözülmesi gereken işler var. Artı olarak Silivri’de azımsanamayacak kadar da Silivri’de ilk defa oy kullanacak genç var. İlk defa oy kullanacak gençlerle alakalı da bir takım siyasi çalışmalar var. Onların AK Parti’yi tanımaları, AK Parti ile alakalı kafalarındaki soru işaretlerinin çözüme ulaşması, ortadan kalkması meselesi var. Esnaf ziyaretinden tutun da ev ziyaretine kadar çalışmalarımız şu anda halihazırda devam ediyor.

“2018’DEN BU YANA SİLİVRİ’YİM, AK PARTİ’YİM, AK PARTİ TEŞKİLATIYIM”

Hazal BAŞARAN: 2018’den bu yana İlçe Başkanı olarak görevdesiniz. Bu minvalde en uzun süre İlçe Başkanı olarak da görevde kalan isimsiniz. 24 Haziran seçimlerinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Türkiye Cumhuriyeti’ne Başkan olması için, 31 Mart yerel seçimlerinde de Volkan Yılmaz’ın Silivri Belediye Başkanlığını kazanması için mücadele verdiniz. Neticede Türkiye, seçimini Erdoğan’dan yana yaptı, Cumhur ittifakı bayrağı da Silivri’de taçlandırıldı. Bu seçim zaferleri omuzlarınıza nasıl bir yük yükledi?

Mutlu BOZOĞLU: Çok ağır bir sorumluluk bu. Beyninizin, aklınızın, fikrinizin tamamen burada olması ihtiyacının doğduğu bir sorumluluk. Ailenizden, sağlığınızdan, işinizden öncelik verdiğiniz bir sorumluluk. Öyle bir şey ki bir gün aksattığınızda, bir gün hasta olduğunuzda, bir gün gelemediğinizde aklınızın burada, siyasette, gündemde, sahada kaldığı bir sorumluluk. 2018’den bu yana kendiniz değilsiniz; artık siz Silivri’siniz, artık siz AK Parti’siniz, artık siz AK Parti teşkilatısınız. Onun gibi hem kapsayıcı hem de genel manada bakıcı bakış açısıyla bakan olmak zorunda kalıyorsunuz. O yüzden yükü ağır ama bir yandan almış olduğunuz duayı, yapmış olduğunuz işleri, Silivri’ye kazandırmış olduğunuz hizmetleri, gidermiş olduğunuz eksiklikleri veya çözmüş olduğunuz bir takım problemleri göz önüne getirdiğinizde mutluluk, huzur ve keyif verici bir alan.

“İBB YÖNETİMİNİN, İSTANBUL'UN PROBLEMLERİNE KARŞI KAYITSIZ OLMASI 2023’Ü GARANTİLEYECEK”

Hazal BAŞARAN: Bir toplantınızda “İBB’nin yapmadığı işler, 2023’ü garantiler” demiştiniz. Bu konuyu biraz açar mısınız?

Mutlu BOZOĞLU: İBB’nin 2019 yılında Silivri’de almış olduğu oy oranı belli. 2019 yılında almış olduğu oy oranından sonra Silivri’ye eğer ki verilen oy neticesinde insanların hissedebileceği ciddi çalışmalar dökülmüş olsaydı Silivri halkı belki bir kez daha buraya güven duyup bir şeyler verebilirdi. Fakat karşılarında hiçbir şey göremediğini, hizmetsizliğin olduğunu, hamasi nutuktan öteye gidilmediğini, bu çalışmaların sadece söylemde kaldığını, var olan yapıların tekrar açılmaya kalkılındığını vs. (çok daha detayları var ama çok uzun sürer) bunları görmeleri, eksik hizmetleri görmeleri insanların 2023’te Cumhurbaşkanlığı seçiminde AK Parti’nin hizmet siyaseti ve Silivri’nin ihtiyaçlarını öncelediklerinde görüp düşüncelerini direk yerleştirecekleri ve düşünceleri doğrultusunda destekleyecekleri yer AK Parti olacaktır. Çünkü insanlar artık hamasi nutka doydu. İnsanların boş vaatlere de karnı doydu. İnsanlar artık hizmet istiyor, iş istiyor, yapılan bir şeyler görmek istiyor. Bu da İBB’nin olmadığı aşikar. Herkes tarafından da kabullenilmiş bir vaziyeti var.

“BECERİKSİZLİKLERİ ORTAYA ÇIKINCA -ENGELLENİYORUZ- YALANINA SARILDILAR”

Her ne kadar bir takım yalanların, bir takım iftiraların, bir takım farklı şeylerin arkasına sığınılmaya çalışılsa da “yaptırmıyorlar”, “çalıştırmıyorlar” vs. deseler de yaptırılan, çalıştırılan, yerleri tahsis edilen, daha üzerine bir çivi bile çakmadıkları bir dünya şey varken, insanlar bunu görüp biliyor. Ve bunun ardından 2023 ile alakalı “Bizim hizmete ihtiyacımız var. Silivri’nin ilerlemesine, büyümesine, eksiklerin giderilmesine ihtiyacı var” düşüncesinde olan insanların AK Parti’nin bu işi başarabileceğine ve bir yere getirebileceğine inançlarının daha da yükseldiğini biz şu an sahada görebiliyoruz.

“BEN SİLİVRİ’DE BÜYÜKŞEHİR TARAFINDAN YAPILAN BİR İCRAAT GÖREMİYORUM”

Hazal BAŞARAN: İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun yönetim anlayışını Silivri’ye kazandırdıkları veya kaybettirdikleri açısından nasıl değerlendiriyorsunuz?

Mutlu BOZOĞLU: Ben Silivri’de AK Parti İlçe Başkanı olarak taraflı yani yapılan hizmetleri görmezden gelen biri düşüncesiyle insanların önyargılıymışım gibi bakmalarını istemem. Fakat ben Silivri’de yapılan herhangi bir icraat göremiyorum. Sadece benim bildiğim kadarıyla kreş yapıldı. Bir de biliyorsunuz bizim dönemimizde başlatılan stat (İBB Müjdat Gürsu) vardı. Stadında bir tanesi vardı, ikincisi eklendi. Normalde bizim dönemimizde oranın projesinde 3 stat olacaktı yani 2 tane ekleme yapılacaktı. Bir tanesi çelik konstrüksiyondan yapılacaktı, diğeri de şimdiki yapıldığı gibi bir sistem olacaktı. Bizim dönemimizin projesiydi zaten. Müjdat Gürsu Stadı ile alakalı çok komik ki “Yeniden Açıyoruz” diye bir faaliyet gösterdiler. Allah razı olsun, vatandaşın bir tanesi paylaşım altına çok güzel bir şey yazmış. “Kapalı mıydı ki?” diye bir soru sormuştu. Aslında verilmesi gereken cevaplardan bir tanesi bu.

“SİLİVRİ BELEDİYESİ’NİN HAYATA GEÇİRDİĞİ YATIRIMLAR, DEĞER AÇISINDAN İBB'NİNKİNDEN ÇOK DAHA FAZLA”

Aynı zamanda yine Silivri Belediyesi, kreş yapımı için İBB’ye 4 kreş yeri tahsis etti. Gümüşyaka’da hala herhangi bir faaliyet yok, bekleniyor. Silivri Belediyesi’nin tahsis ettiği arsaların değerlerine bakın, üzerlerine yapılan yapıya bakın. Silivri Belediyesi’nin, Cumhur İttifakı Meclis Üyelerinin bu konuya vermiş olduğu katkı, bence İBB’nin Silivri’ye yapmış olduğu hizmetten çok daha büyük. Değer açısından bakarsanız. Ondan ziyade şimdi 3 tane kreşi mi konuşalım yoksa Silivri’ye 4 yıl içinde 10 taneye yakın okul yapıldı bunları mı konuşalım? Bunlar da hükümet tarafından yapılan işler mesela. Silivri Belediyesi’nin bağışçılar tarafından ilçeye katkıda bulunduğu ‘Engelli Yaşam ve Eğitim Merkezi’ biliyorsunuz şu an yapılıyor. Hem de aynı zamanda okul öncesi ile ilgili bir yer kazandırdı. Bunları mı konuşalım? Yani arasında çok büyük bir makas yok mu? Hepimizin gördüğü bir makas var arada. Bu da ciddi bir şey.

“HAZIR RULO ÇİM SERİP -VADİ- ADI ALTINDA AÇILIŞ YAPMAK İNSANLARIN AKLIYLA ALAY ETMEKTİR”

Bunun haricinde 300-400 metrekare hazır rulo çim serip 25-30 tane veya 150-200 tane neyse ağaç ekerek “Vadi” adı altında açılış yapmak insanların aklıyla alay etmekten öteye geçen bir durum değil aslında. Silivri bunları mı hak ediyor? Daha fazlasını hak etmiyor mu sizce? İBB’nin imkanları bu kadar mı? Sonuç itibariyle buradaki derenin en büyük maliyetini vesairesini engellemeye çalışmalar, mahkeme açmalar, insanları isyana teşvik etmeler, stant açıp bu stantlarda eski Belediye Başkanının yakınları, akrabalarından tutun da parti yöneticileri, meclis üyelerine kadar insanları “Bu rakamlara, bedellere razı olmayın” diyerek mahkemelere yönlendirip, süreci uzatmalarına rağmen bitirmiş olan bir AK Parti var burada Büyükşehir Belediyesi tarafından.

“BİZE BÜYÜK HİZMET LAZIM”

Hizmet açısından konuşuyoruz ya… Diğer taraftan bu bölgeye yapılan arıtmalardan dolayı şu an Silivri’de denizdeki berraklığı hepimiz görüyoruz. Balık popülasyonundaki farkı da fark ettik. Yani 42 km sahili olan bir bölgede denize girmek bundan 5 veya 10 sene önce biraz zordu. Şimdi berrak bir denizle karşı karşıyayız. Şimdi bu büyük bir hizmet değil mi? Bize büyük hizmet lazım. Ufak şeylerle oyalanacak bizim vaktimiz yok.

“HİZMETLE ALAKALI HERHANGİ BİR GELİŞME YOK”

Silivri merkeze uzaklığından kaynaklı bir takım hizmet eksiklikleri ile karşı karşıya. İhtiyaçların da sürekli büyüdüğü bir yer. Bizim daha fazla çalışmamız lazım. A parti, B parti, C parti yaptı, yapıyor, yapacak değil; partiden ziyade bu işle alakalı görev almış kişilerin, halkın görev verdiği kişilerin gecesini gündüzüne katıp faaliyet göstermesi lazım. Bu faaliyeti gösterirse halk ona gönlünü açar, kalbini açar; gönlünü açmayacağını, kalbini açmayacağını da bugünden görüyoruz zaten. Çünkü hizmetle alakalı herhangi bir gelişme yok.

“SİLİVRİ’DE DEPREM OLDUĞUNDA İMAMOĞLU NEREDEYDİ?”

Bazen hizmet edemese bile insanlar yanında görmek isterler. Allah rızası için soruyorum: Silivri’de yaşanan deprem sonrasında Büyükşehir Belediye Başkanını gördük mü? Aynı kar krizlerinde, sel krizlerinde İstanbul’un içinde olmadığı gibi deprem yaşandığında Silivri’de gördük mü? Görmedik. İşte aradaki fark bu.



“CUMHUR İTTİFAKI OLARAK UYUM İÇERİSİNDE ÇALIŞIYORUZ”

Hazal BAŞARAN: 2019 yerel seçimlerinde Cumhur İttifakı doğrultusunda Maltepe, Beşiktaş ve Silivri’de MHP’li isimler Başkan Adayı gösterilmişti. Neticesinde MHP’nin kazandığı tek ilçe Silivri oldu. “Maltepe teşkilatı bizim Volkan Başkana seçim döneminde sahip çıktığımız kadar çıkmadı. Çıkmadığı için de kaybettiler” demiştiniz. Seçim sonrasından bugüne MHP – AK Parti işbirliği nasıl ilerliyor? Volkan Yılmaz ile olan ilişki zemini ne kadar sıcak merak ediyorum…

Mutlu BOZOĞLU: Şu an gayet iyi ilerliyor. Çünkü Cumhur İttifakı masa başında oturulmuş defaten görüşülmüş, konuşulmuş, konunun üzerinde çeşitli anlaşmalara varılmış ve bu çeşitli anlaşmalar neticesinde de belli pazarlıkların yapıldığı bir ittifak değil. Burası ülkenin birliği, beraberliği, bütünlüğü üzerine kurgulanmış; vatanın, milletin, devletin öncelendiği, şahısların ikinci plana koyulduğu hele hele insanların kendi şahsi düşünce, şahsi hedef, şahsi gelecekle alakalı hayallerinin üzerine kurgulanmış bir yapı değil. Böyle bir yapı olmadığı içinde Cumhur İttifakı’nın içinde ayrışma, ötekileşme, kavga etme veya dağılma gibi bir şey beklemeleri onların sadece hayallerinin içerisinde kalacak işlerdir. Çünkü Cumhur İttifakı ciddi bir şekilde ülkeye birliği, beraberliği, bütünlüğü, hizmeti vaat eden bir yapı. Bu yapıya da Genel Merkez’de olduğu gibi Silivri’de de uyuluyor. Dün uyulduğu gibi bugünden sonra da devam edecek bir yapı olacaktır.

“AK PARTİ SİLİVRİ SİYASETİNİN TAM MERKEZİNDE”

Hazal BAŞARAN: AK Parti’nin yerelde siyaset üretemediği, kabuğuna çekildiği, genel merkez odaklı içe kapanık politika içinde durduğu yönünde eleştiriler sizin de kulağına geliyordur. Bu tarz eleştirilere hak veriyor musunuz? Siyasetin neresindesiniz? Söylemlerinizin, söylemediklerinizin, eylemlerinizin odağında neler var?

Mutlu BOZOĞLU: Silivri’de AK Parti siyasetin tam merkezinde, tam göbeğinde, tam belirleyici olan yerinde. AK Parti, Silivri siyasetinin içerisinde hamasi nutuk atarak değil, gerçek faaliyet göstererek uğraşır. AK Parti küçücük bir pireyi deve gibi gösteren değil, yapmış olduğu hizmetler üzerinden şaşa, tantana, görüntü, görsel vs. paylaşım yapmadan bu işleri buraya kazandırıp, insanların AK Parti tarafından gördüğünü, bildiğini, net bir şekilde bilmesi sebebiyle sadece işine, yapması gerekene ve Silivri’ye odaklıdır. Silivri’ye odaklı çalışmadan kaynaklı böyle bir izlenim belki olmuş olabilir çünkü AK Parti; şahıs odaklı, kişi odaklı, grup odaklı veya belli bir yapı odaklı çalışmaz. AK Parti genele çalışır.

“EVDE GÜZEL KOLTUKLARINDA OTURUP SOSYAL MEDYA ÜZERİNDEN SİYASET YAPILDIĞINI DÜŞÜNENLERİN, PARTİMİZE GELMELERİNİ VE BİZİMLE BERABER BİR GÜN GEÇİRMELERİNİ TAVSİYE EDİYORUM”

Bir de Silivri’nin sadece merkez siyasetiyle değil, Silivri’nin 35 mahallesinin siyasetiyle ilgilenen bir parti. Bugün Silivri’de AK Parti harici olan birçok siyasi partinin mahalle temsilcilikleri dahi yoktur, bizim irtibat bürolarımıza kadar birçoğu hem vardır hem de hazırdır. Şimdi Sandık Başkanlarının hazır olduğu gibi. AK Parti bugün seçim olur yarın seçim olacakmış gibi tekrar ikinci seçime hazırlanır. O seçimin mutluluğunu, heyecanını, kazanmışlığını daha yaşamadan buna başlar. AK Parti’nin böyle bir faaliyeti vardır. Oturup evde güzel koltuklarında sosyal medya üzerinden sadece siyasetin yapıldığını düşünenlerin AK Parti İlçe Başkanlığına gelmelerini, bizimle beraber bir gün geçirmelerini tavsiye ediyorum. Eleştirilerini öyle yapsınlar. Bir gün bizimle geçirebilecekleri performans kendilerinde var ise eğer ki ben onlara hem teşekkür hem de tebrik etmiş olacağım.

“HER GİTTİĞİMİZ YERİN FOTOĞRAFINI PAYLAŞMAK BANA BİRAZ ABES GELİYOR”

Hazal BAŞARAN: Bir yandan da Halk Günü toplantılarını devam ettiriyorsunuz… 

Mutlu BOZOĞLU: Evet, Halk Günlerimiz devam ediyor. Haftada bir gün Halk Günümüzü yapıyoruz. Vatandaşlarımızdan almış olduğumuz dilek, temenni, isteklerle alakalı gerekli çalışmaları yapıyoruz. Hükümetin birçok kurumunun İstanbul’da İl Müdürlükleri var. Bu problemlerin çözülmesi ile alakalı haftada en az bir defa İl Müdürlüklerine ziyaretlerimiz oluyor. Her gittiğimiz yerin fotoğrafını paylaşmak bana biraz abes geliyor. Yani sanki kör göze parmak sokar gibi bir durum olduğunu düşünüyorum. Bence böyle olmamalı. Çünkü insanların bize vermiş olduğu görevler neticesinde zaten beklentileri bu yönde. Bizim işimiz bu. Yapmış olduğumuz işin üstüne çok fazla insanların gözüne soka soka yol yürümenin bir manası yok.

“ALGIYLA SİYASET YAPMIYORUZ”

Siyaset bu demek değil. Biz burada siyasete yeni bir çağ, yeni bir çığır, yeni bir bakış açısı getirmenin derdindeyiz. Siyaset sadece algıyla olacak işler değil. AK Parti algıyla siyaset hiçbir zaman yapmadı, yapmaz da. AK Parti’nin işi olguyla siyaset yapmaktır. Algı siyasetini kenara itip, olgu siyasetiyle yol yürümektir mantığı. Sahada bugün 35 mahallenin 35’inde de temsilcileriyle beraber ciddi bir şekilde bütün sorunları elinde tutan ve bu problemleri de ciddi bir şekilde çözmek için gece gündüz efor sarf eden bir yapıdan bahsediyoruz. Bizim teşkilatımızın içerisinden birçok arkadaşımız ailesiyle görüşemediğinden, çoluğu çocuğunu göremediğinden yakınır. Bu yakınmalarının sebebi çalışmamaktan gelmez, çalışıp vaktini gecesini gündüzüne kattığından dolayı ailesine vakit ayıramadığından kaynaklıdır yani.

“CHP’NİN SİYASET ANLAYIŞI ALGI ÜZERİNE KURULU”

Hazal BAŞARAN: AK Parti’nin siyaset anlayışını tariflemişken tam da bu noktada CHP Grubu’nun muhalefet anlayışını nasıl bulduğunuzu sormak istiyorum…

Mutlu BOZOĞLU: Her bir parti kendi başındaki liderini temsil eder ve örnek alır aslında. Başlarındaki lider neyse şu an buradaki CHP yönetimi de odur, CHP’nin mantığı da odur, CHP’nin bakış açısı da odur. Yani çok fazla ötekileştirmeden söylemek isterim bunu fakat belediye açısından kolay bir dönem bence yani şu an. Muhalefet dediğin şeyin içinde çalışma ister, azim ister, sahaya hakimiyet ister. Sahada olan işlerle alakalı ciddi manada done toplamaya, elinde ispatlı bir takım belgeler bulundurmaya gerek duyulur. Maalesef o görüş, o düşünce, o fikir olmadığından yine söylüyorum algı üzerine kurulu siyaset olduğundan kaynaklı olguya sıra gelemiyor arkadaşlarda. Onların da anlayışları bu demek ki. Saygı duymak lazım, başka da bir şey söylemeye gerek yok gibi duruyor.

“2024 SEÇİMLERİ İLE İLGİLİ KONUŞMAK İÇİN ERKEN”

Hazal BAŞARAN: CHP Silivri İlçe Başkanı Berker Esen'e bir basın toplantısında, “Millet İttifakı'nın Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu mudur?” diye soruldu. “CHP'nin Genel Başkanı doğal adayımızdır” diyen Başkan Esen'e bunun üzerine, “Bu mantıkla Belediye Başkan adayı da CHP İlçe Başkanı mıdır?” şeklinde soru yöneltildi. Esen, bu soruya “Evet” cevabını verdi. Olası bir adaylık için kapı aralayan Esen’in, bu beyanatı hakkında ne düşünüyorsunuz?

Mutlu BOZOĞLU: Şu an 2024 seçimleri ile alakalı konuşmak için çok erken. Önümüzde 2023 seçimi var. 2023 seçimi benim kendi bakış açımla, ülkenin var oluşunun ve önündeki yüz yılın belirleyici olduğu bir seçim olacak. 2023 seçimiyle alakalı yapmış olduğumuz işlerin bir nevi karnesini karşımızda göreceğiz. Bundan ötürü 2024 yerel seçimiyle alakalı konuşmak gerçekten sığ bir düşünce olabilir. Fakat 2024 seçimleri ile alakalı önümüzdeki 2023 seçiminin belirleyici olacağı, 2023 seçimlerinde alınan oy oranlarının belirleyici olacağını, sahayı karıştırmak için ortaya çıkacak olan cenahın da şu an tabiri caizse av gibi beklediği bir alan olacak. İlk önce 2023 seçimini atlatacağız, ondan sonra 2024 seçimini konuşmaya başlayacağız. 2024 seçimi burada ciddi manada hizmet odaklı, Silivri’nin çağ atlayacağı veya ivme kazanacağı bir alan olma doğrultusunda yol yürümesi ile ilintili bir durum. Bu nezde insanların bakacağı, buna göre oy kullanacağı için önemli.

“SİLİVRİ’YE SEVDALI OLMAYANLARIN YAPACAK İŞİ AZ, ALGISI ÇOK OLUR”

Belediye başkan adayı olmak ya da olmamak çok önemli bir şey değil. Önemli olan Silivri’ye ne kadar sevdalı olduğunuz. Silivri’ye sevdalıysanız Silivri’ye yapacak işiniz çok olur. Silivri’ye sevdalı değil, aklınız başka yerde ise o zaman Silivri’ye yapacak işiniz az ama algınız çok olur.

“SİLİVRİ’DEN BAŞKA BİR YERDE HAYAT DÜŞÜNMÜYORUM”

Hazal BAŞARAN: Silivri’ye sevdalı olmak demişken, sizin Silivri’ye bağlılığınızın nedenleri nedir?

Mutlu BOZOĞLU: Bütün yaşamımızın burada geçmesi. Hatıralarımızın burada olması. Eş, dost, akraba tamamının burada olması. Yaşamış olduğumuz iyi-kötü günlerimizin burada olması ve bundan sonraki süreçte de İstanbul’un başka bir ilçesinde veya ülkenin başka bir şehrinde veya yurtdışında yaşamak gibi bir düşüncemin olmayışı. Bugün ilçe Başkanıyım ama yarın İlçe Başkanlığı görevi ilelebet sürecek değil. İlçe Başkanlığı görevimiz bittikten sonra sokakta yürüyen vatandaş olacağız. O sebeple buraya sevdalı olmak zorundayız ki “O dönemde ne yaptın?” diye soranlar olduğunda suratlarına yapmış olduğumuz işleri tek tek sayabilecek gücü, kudreti kendimizde bulabilelim.

“AKLI YURTDIŞINDA OLAN, AKLI KUMARDA OLAN, AKLI BAŞKA İŞLERDE OLAN BİRİNİN SİLİVRİ’YE SEVDALI OLDUĞUNU DÜŞÜNMEK ABESLE İŞTİGALDİR”

Şöyle de bir şey var; kendini buraya ait hisseden biri Silivri’ye sevdalı olur, kendini ait hissetmeyen sevdalı olmaz. Aklı dışarda olan, aklı farklı şeylerde olan yani laf vurmak için söylemiyorum ama aklı yurtdışında olan, aklı kumarda olan, aklı başka işlerde olan birinin Silivri’ye sevdalı olduğunu düşünmek abesle iştigaldir yani. O yüzden Silivri’ye bizim sevdamız var, devam ediyor ve bitmeyecek de Allah’ın izniyle…

“SİLİVRİ BELEDİYE BAŞKANLIĞI GÖREVİ İÇİN KENDİ PARTİMDEN ADAY GÖRMEK İSTERİM”

Hazal BAŞARAN: “Volkan Yılmaz’ı yeniden aday görmek ister misiniz?” sorusuna “İlk önce kendi partimden aday görmek isterim ama Cumhur İttifakı olarak Genel Merkez nezdinde Volkan Yılmaz kararı verilirse hiç yok demem” demiştiniz. Bunca yıl Silivri Belediyesi burcuna AK Parti bayrağını dikmek için mücadele verirken, ikinci dönemde de Volkan Yılmaz ile devam kararı alınırsa ilk seçimde gibi kendisine aynı kararlılıkla sahip çıkabilecek motivasyonu bulabilecek misiniz?

Mutlu BOZOĞLU: Cumhur İttifakı dediğimiz şey insanların kendi iç dünyası, kendi kalbinden, kendi gördükleri üzerinden yol yürümesine çalışılmasına gereklilik duyacak bir yeri, bir algısı, bir düşüncesi olmayan bir yer. Cumhur İttifakı hizmet odaklı, faaliyet odaklı, birlik ve beraberlik odaklı çalışmayı gerektiren bir yapı. Evet, tekrar yineliyorum: kendi partimden aday görmek isterim fakat Cumhur İttifakı doğrultusunda MHP’den aday gösterildiği noktada da gece gündüz demeden aynı şekilde çalışmaya devam ederiz. Sonuç itibariyle bir Silivri var ve Silivri sevdalılığı var. Buraya iş yapacak olan ya AK Parti’dir ya MHP. Sonuç itibariyle Cumhur İttifakı’dır. Bundan daha ötesi yok ki.

“İBB’DEN MAZOT ALAN TRAKTÖRLERİN HANGİ HÜKÜMET DÖNEMİNDE ALINDIĞINA VE FİYATLARINA BİR BAKMAK LAZIM”

Hazal BAŞARAN: İBB bugünlerde Silivri'de çiftçilere mazot desteği veriyor. CHP Silivri İlçe Başkanlığı bu hizmeti sosyal medyadan "zorlaşan ekonomik koşullar" paranteziyle kamuoyu ile paylaşıyor. İBB’nin yerli üreticilere ekonomik yönden destek olmak adına hayata geçirdiği kırsal kalkınma desteği ile alakalı olumlu/olumsuz fikrinizi almak istiyorum. Öte yandan Türkiye ekonomisiyle ilgili muhalefet Silivri Belediye Meclisi’nde de zaman zaman “enflasyonda görülmemiş rekorlar kırıldığını” ifade ederek ülke ekonomisinin kırılgan konumunu işaret ediyor. Türkiye ekonomisini siz nasıl değerlendiriyorsunuz?

Mutlu BOZOĞLU: O kadar güzel, keyifli bir soru sordunuz ki… Mazot alan traktörlerin hangi hükümet döneminde alındığına ve fiyatlarına bir bakmak lazım. Bu işin içinde biraz iştigal eden biri olduğum için daha iyi görebiliyorum. Çiftçi yapmış olduğu işin karşılığını alıyor mu, almıyor mu?

Bir kere şu an köylerde kiralanabilecek, ekilebilecek alan bulmakta herkes zorlanıyor. İnanın abartısız bir şekilde bunu söylüyorum. Herkes köşe kapmaca oynar gibi yer bulup, yer kiralayıp, yer ekmenin derdinde. Çiftçi para kazandığı için bunu yapıyor. İkincisi Silivri’nin köylerinde yüzde 50’nin üstünde yeni model traktörümüz var. Bu yeni model traktör, para kazanıldığını gösteren bir şeydir. Görmeyen gözlere obje olsun, işaret olsun diye söylüyorum. Bugün eğer ki çiftçi çok zor durumda ise o traktörlerle nasıl bu işi yapabiliyor mantığı ile bakmalarını tavsiye ederim kendilerine. Üçüncüsü madem çiftçi para kazanmıyor, kiralanacak yer bulmakta neden bu kadar zorlanılıyor bu açıdan bakmalarını da rica ediyorum.

“DEVLETİN ÇİFTÇİYE VERDİĞİ DESTEKLER CİDDİ RAKAMLARA TEKABÜL EDİYOR”

Aynı zamanda çiftçiyi madem bu kadar çok düşünüyorlar dağıtmış oldukları çok az mazot üzerinden değil, devletin vermiş olduğu tohum, mazot vb. birçok destekleme var ve bu desteklemeler Silivri’de çok ciddi rakamlara ulaşıyor. Silivri ölçeğinde sadece söylüyorum. Bence ilk önce bu yapılan rakamların yüzde kaçına tekabül ediyor onları bir düşünsünler.

“BÜYÜKŞEHİR ÇİFTÇİYE DESTEK OLMAK İSTİYORSA SAYALAR, KÜÇÜKSİNEKLİ, DEĞİRMENKÖY GİBİ YERLERDEKİ SULAMA GÖLETLERİNDEN TARLALARA SU VERSİN”

Onun ardından madem İBB çiftçiye bir destek vermek istiyor, akıllarına da gelmiyorsa ben onlara bir şey söyleyeyim. Bugün Sayalar, Küçüksinekli, Değirmenköy gibi birçok yerde sulama göletlerimiz var. Madem çiftçiye destek vermek istiyorlar sulama göletlerinden kendi akışı, kendi icrası ile gelen sulama borularını tarlaların başlarına çeksinler o zaman ben iş yaptıklarını göreyim. Bugün çiftçinin tarlasının dibine tarımla alakalı iş yapılsın, üretim artsın düşüncesi içinde olan İBB ise eğer ki Büyükşehir Belediyesi’nin kendi uhdesinde olan sulama kanallarının içerisinden çiftçiye buyursunlar su versinler. Sezonda bir defa buğday üretmek yerine ikinci ürünü eksinler veya başka şekilde çeşitlendirsinler.

“AĞZA BAL ÇALMAYLA BU İŞLER OLMAZ”

Silivri’de yılda bir defa ürün almak yerine, 2 veya 3 tane ürün almanın önünü açsınlar. Öyle sadece ağza bal çalmayla, gösteri yapmayla, resim paylaşmayla, hortumun bağlı olmadığı pompaları sanki mazot veriyormuş gibi traktörlere koyup insanları hakir görmeyle bu işler olmaz. Bir siyasi partiyi uzak görmek, hakir görmekten değil kastım. Benim yapılan işlerle alakalı eleştirim var.

“KÜRESEL EKONOMİK KRİZ GELİŞMİŞ ÜLKELERİ DAHİ SARSARKEN, CHP’LİLERİN BUNU GÖRMEZDEN GELEREK DEĞERLENDİRME YAPMALARINI CİDDİ MANADA SEVİYE DÜŞÜKLÜĞÜ OLARAK GÖRÜYORUM”

“Halkımız her şeyin en iyisini hak eder” her siyasetçinin ağzına aldığı bir laf ve doğrudur da, hak eder. Bunun karşılığında ne yapıyoruz? Bizim bunları konuşmamız lazım. Ben bunu yaptım, ben şunu yaptım, bu fotoğraf, şu fotoğraf, ekonomik durum bu, ekonomik durum şu..! Tüm dünyada ekonomik durum belli. Yani bugün Avrupa’nın açlıkla alakalı kendi çekinceleri varken, bugün Ukrayna-Rusya savaşından dolayı tahıla ulaşamazken, bu sorunları Türkiye çözme gayreti içerisinde olurken, dış politikada Cumhurbaşkanımız ülkeyi çok ciddi bir yerlere getirmişken ve temsil ediyorken bunları konuşmalarını ciddi manada o kadar seviye düşüklüğü olarak görüyorum ki bazen gülmekten öteye geçemiyorum maalesef.

“DÜNYA EKONOMİSİ CİDDİ DARALMA İLE KARŞI KARŞIYAYKEN, BİZ BÜYÜME KAYDEDİYORUZ”

Bunun devamında etrafımıza bakalım hemen yanı başımızda Yunanistan ve Bulgaristan, Avrupa Birliği’nden destek almasa maaşlarını ödeyemeyecek durumda olduğunu hepimiz biliyoruz. Hemen üst taraftaki komşumuz Ukrayna-Rusya zaten savaş içindeler ve bir yangın yeri olmuş durumda. Diğer tarafa geçiyorsun Azerbaycan daha yeni Karabağ meselesini çözmüş. Ermenistan hala hazırlık içerisinde tekrar geri alma derdinde olan bir durumda. Alt tarafa İran’a bakıyorsun kendi iç kargaşasından kaynaklı ülkenin içerisinde huzur yok. Suriye ve Irak’la alakalı bir şey söylemeye gerek yok zaten “Buraya demokrasi getireceğiz”, “Buraya huzur getireceğiz”, “Buraya barış getireceğiz” diyenlerin her iki ülkeyi de sokmuş oldukları durum belli. Diğer tarafta daha yeni tezkeresi geçmiş olan Libya’nın iç güvenliğiyle alakalı sıkıntıları var. Yani etrafınızda komşularınızla alakalı böyle bir mesele var, siz ülkeyi bu yangın yerinden hem korumaya hem kurtarmaya hem de büyütmeye çalışıyorsunuz fakat bunu görmekten dahi aciz olan körlere, renk anlatmak gibi bir şey diye düşünüyorum. O yüzden onların da gözlerinin açılması umudu ile Allah yardımcıları olsun diyorum.

“KAVAKLI’DAKİ PLAZMA ÜRÜNLERİ ÜRETİM TESİSİNİN İNŞAAT FAALİYETLERİNDE DURMA SÖZ KONUSU DEĞİL”

Hazal BAŞARAN: Kavaklı Mahallesi’nde Cumhurbaşkanı imzasıyla Maxicells A.Ş.’ye tahsis edilen 172 bin metrekarelik araziye temeli atılan Plazma Ürünleri Üretim Tesisinin inşaat faaliyetlerinin durması gündem konularımız içinde… Neler oluyor? Tam olarak durum nedir?

Mutlu BOZOĞLU: Konu ile alakalı Türk Kızılay’ı kendi içerisinde bir çalışma gerçekleştiriyor ve AR-GE’si noktasında faaliyetini genişletmenin derdinde. Bu Kızılay Genel Başkanı ile birebir görüşmemin neticesinde almış olduğum bir cevap. Kendi faaliyetini genişleteceğinden, yapmış olduğu işlerle alakalı, ülkenin, dünyanın menfaatine iyi işler çıkartmak adına daha komplike bir alanı meydana getirmek için şu an çalışma yürütüyorlar. İnşaatta durma yok. Sadece bununla alakalı projenin içerisinde ufak bir değişiklik söz konusu. Onun hazırlığı yapılıyor. Oradaki fabrika çok kısa süre içinde çalışmaya devam edecek, şu an çalışmaya devam ediyor ama yine hızlı bir şekilde çalışmaya devam edecek bunun neticesinde hem bölgeye istihdam hem ülkeye ciddi bir gelir kaynağı hem de sağlığımızla alakalı bizlere fayda sağlayabilecek bir alan haline gelecek inşallah.

“İSTEMEZÜK ZİHNİYETİYLE YAKLAŞANLARA EN İYİ CEVABI, AK PARTİ HÜKÜMETİ VERECEKTİR”

Özellikle Kavaklı’da çok üstü kaşınan, anlatılan meseleler var. Oradaki futbol sahasının, çimlik alanın ne olacağı, buraya nasıl bir şey yapılacağı ile alakalı…  Hiç kimse merak buyurmasın; AK Parti hükümeti buraya en iyi spor tesisini, en iyi sosyal tesisi yapar ve burada da geçmiş günlerde yapılan birçok olaya ‘istemezük’ zihniyetiyle yaklaşanların tamamını eğer ki yüzlerinde kızarabilecek bir durum varsa, kaldıysa, kızartacağından da emin olabilirsiniz.

“SİLİVRİ’DE YAPILAN HÜKÜMET YATIRIMLARININ TAM GÖBEĞİNDEYİZ”

Hazal BAŞARAN: Hükümet destekleri ile Silivri’de birçok proje bu dönem hayata geçirildi. İlçe Emniyet Müdürlüğü binası, İlçe Jandarma Komutanlığı binası ve Şehit Emin İpşir Polis Merkezi binasının vs. yapımı gibi. Silivri Millet Bahçesi’nin temeli atıldı. Hükümet Konağı çalışmalarına başlandı. Bu noktada AK Parti Silivri İlçe Başkanlığı olarak süreçlere dahliniz nedir?

Mutlu BOZOĞLU: Dediğim gibi algıyla işimiz yok, bizim olguyla işimiz var. Yaptık, yapıyoruz, yapacağız ile insanların hayalleri ile oynamak veya insanlara vaat verip yerine getirmemeyle de işimiz yok. Biz Silivri’de yapılan hükümet yatırımlarının tam göbeğindeyiz. Buraya işlerin yapılmasıyla alakalı çalışmaların en başındayız. Bunun aksini iddia edenlerin hiçbirine hiçbir şekilde pabuç bırakma gibi bir durumumuz yok. Fakat burada biz Silivri’ye yapılan yatırımları sonuç itibariyle buraya kendimizi ait hissettiğimiz için zaten kendimizi borçlu hissediyoruz ve yapmış olduğumuz her işte de bu borcu ödüyormuş düşüncesi ile yer alıyoruz.  Bir insan borcunu öderken resim çekilmez, bir insan borcunu öderken algı yapmaya çalışmaz, bir insan borcunu öderken olgudan uzak durmaya da gayret etmez.

“VATANDAŞ HİZMETİN KİM TARAFINDAN GELDİĞİNİ VE NASIL GETİRİLDİĞİNİ BİLİYOR”

Bir daha söylüyorum: bizim algıyla işimiz yok, bizim olguyla işimiz var. Silivri’ye daha yapacak çok işimiz var. Burada boş konuşmalarla, köşe başında durmalarla, iki dedikoduyla vesaireyle Silivri’ye gelmesi gereken hizmetleri göz ardı edemeyiz. Eksikliklerin giderilmesiyle alakalı çalışma yapmak zorundayız. Bizim işimiz vaktimizden çok, AK Parti’nin sloganıdır bu aynı zamanda. O kadar çok işimiz var ki vaktimiz buna yetmiyor. O kadar çok işimiz var ki resim çekilip bunu yayınlamaya vaktimiz yok. Yani sizin bile biraz evvel sayamadığınız birçok hizmeti buraya getirmek için hem algıyla hem olguyla uğraşsaydık belki de yüzde 50’si gelirdi. Sonuç itibariyle vatandaş hangi hizmetin nereye geldiğini, kimin tarafından geldiğini, nasıl getirildiğini bilmiyor mu? Vatandaşı bu kadar hakir görmek niyedir? Gözüne sokmaya çalışmak niyedir? Bence gereksiz bir durum çünkü herkes buraya gelen hizmetin nasıl geldiğini çok iyi biliyor.

“SİLİVRİ VATANDAŞI İLE BERABER CUMHUR İTTİFAKI YAPIYOR”

Yani şöyle… “Ben yaptım” değil, “Biz yaptık.” Sadece AK Parti yaptı da değil; Silivri vatandaşı ile beraber AK Parti bunu yapıyor, Silivri vatandaşı ile beraber Cumhur İttifakı yapıyor, Silivri vatandaşı ile beraber belediye bu faaliyeti buraya getiriyor. Bu kadar basit.

“HÜKÜMET VE SİLİVRİ BELEDİYESİ MARİFETİYLE SİLİVRİ’YE YAPILAN HİZMETLERİ GÖRMEYENİN GÖZÜNDE PROBLEM VARDIR”

Diğer taraftan baktığınız zaman Silivri’ye hükümet kanalından ve Silivri Belediyesi tarafından yapılanların göz ardı edilemeyecek değişikliği hep beraber hissediyoruz. Bunu hissetmeyen, görmeyen, göz ardı edenin gözünde bir problem var. Eğer isterse biz yardımcı oluruz.

“ÇANAKKALE KÖPRÜSÜ BİTTİ, SELİMPAŞA’DAKİ BATTI ÇIKTI BİTMEDİ”

Yanılıyorsam da düzeltilebilir, açığız, Silivri’ye ciddi manada gözle görülür, elle tutulur, iyi işler yapılmış bir konu var mı ona bakalım. Selimpaşa’daki Battı Çıktı konusundan size değineyim. Battı Çıktı normalde İBB’nin AK Parti olduğu dönemde başlamış fakat belediyenin yönetimi değiştikten sonra ihalesinin iptal edilerek, yeniden ihale aşamasına sokulup proje üstünde bir takım oynamalar yapılıp bacağının yarım kaldığı, hala bitmediği, ayların sürdüğü bir yer. Çanakkale Köprüsü bitti, Selimpaşa’daki Battı Çıktı bitmedi. Yani bugün Çanakkale Köprüsü mü büyük yoksa Selimpaşa’daki Battı Çıktı mı büyük? Allah rızası için birileri bir şey söylesin buna ya?

“SİLİVRİ’NİN İKİ YAKASI BİR ARAYA GELECEK, BUNLAR BASİT İŞLER Mİ?”

Diğer taraftan baktığınız zaman bugün 42 kilometrelik Mimarsinan’dan başlayan Kınalı’ya kadar olan alanın asfaltı yenilenecek. Silivri’nin iki yakası bir araya gelecek. Bunlar basit işler mi? Yani sanki evde herhangi bir oyun indirmiş oyun oynuyormuş gibi insanlar birden bir faaliyet olacağını mı zannediyor? Böyle bir şey olması mümkün değil. Silivri’ye gelecek olan işlerle alakalı biz gecemizi gündüzümüze kattık, katmaya da devam ediyoruz ve devam edeceğiz. Bu yetkinin 21 yıldan beri AK Parti’ye verilmesi, iktidarda kalması, girmiş olduğu onca seçimi kazanmasının sebebi de bu zaten. İnsanlar buna güveniyor. İnsanların kime güvenmediğini çıkan seçim sonuçlarından zaten görebiliyoruz. Hiç kimse halkı hakir görmesin.

“YAT LİMANI DEDİĞİMİZ, AL RAFTAN KOY DOLABA BİR İŞ DEĞİL”

Hazal BAŞARAN: Silivri Belediye Meclisi Ekim ayı toplantısı 3. Birleşiminde CHP Grup Başkanvekili Bora Balcıoğlu, Belediye Başkanı Volkan Yılmaz’a “İki tane yat limanı projesi açıklanmıştı. Hangisine karar kılındı. Proje ne aşamada?” sorusunu yöneltmişti. Bu noktada ben Ulaştırma Bakanlığının Silivri Yat Limanı projesinin akıbetini sizden dinlemek istiyorum.

Mutlu BOZOĞLU: Yat Limanı projesinde zemin etütleri bitti. Oranın projelendirilmesiyle alakalı çalışmalar hazır. Şimdi ihale aşamasında. İhale aşamasından sonra yapım süreciyle devam edecek. Bakın her yapılan hizmeti ve yapılabilecek her olayı hemen gerçekleştiremeyebilirsiniz fakat bu yolda ömrünüzü harcayabilirsiniz. Sonuç itibariyle Silivri'nin vizyonunu değiştirecek ve Silivri’ye değer katacak olan bir hizmetle alakalı (bu vizyon meselesi tabi) Silivri’ye bir şeyler yapmak ve bundan da Silivri’ye vermiş olduğunuz katkıdan dolayı da keyif almak veya gurur duymak için yapmış olduğumuz bir mücadele bu. Sonuç itibariyle Yat Limanı dediğimiz proje Silivri için basit bir proje değil. Bugün başladım yarın bitireceğim veya kapının arkasında hazır al raftan koy dolaba bir iş değil. Bu işin hazırlıkları var, bu işin uluslararası manada bir takım standartları var, bunların ayarlanması lazım. Tabi bu da zaman alacak bir iş. Bu zamanı da biz hızlı bir şekilde neticelendirmek için mücadelemizi veriyoruz.

“SİLİVRİ’DE BUGÜNE KADAR YAPILMIŞ OLAN BÜYÜK İŞLERİN TAMAMINI AK PARTİ YAPMIŞTIR”

AK Parti’nin yapmış olduğu işleri alıp dışarıya çıkarttığınızda, Silivri’ye çok fazla bir şey kalmıyor. Bir de bu dönemde Sayın Belediye Başkanımızın ve belediyenin imkanlarıyla yapılan işler var. Şimdiki Cumhur İttifakı, bundan önceki AK Parti dönemi, AK Parti hükümetinin yaptıklarıyla birleştirdiğinizde ve bu dönemde yapılan binaları, faaliyetleri, hizmetleri, işleri Silivri’den bir çıkartmayı deneyelim? Çıkardıktan sonra ortaya ne kaldığına bir bakalım. Vermiş olduğumuz vaatlerin ne kadar gerçekleştiğini ne kadar gerçekleşmediğini görelim.

“AK PARTİ NE DEDİYSE YAPTI”

AK Parti’nin şöyle bir sloganı var; ‘AK Parti Derse Yapar’. Yat Limanı da bunlardan bir tanesi olacak. AK Parti, Emniyet Müdürlüğüne yeni hizmet binası yapılacağını söyledi yapıldı. AK Parti İlçe Jandarma Komutanlığına yeni hizmet binası yapılacağını söyledi yapıldı. AK Parti Hükümet Konağı ile alakalı söyledi, yapımına başlandı. AK Parti, Millet Bahçesi dedi, yapılıyor. Daha bunun gibi onlarcasını sayabilirim. Belki de yüzlercesini diyebilirim. Bunların tamamı AK Parti hükümeti döneminde veya AK Parti iktidarının belediyede olduğu dönemde ya da Cumhur İttifakı döneminde Silivri’ye kazandırıldı.

“HİZMET SİYASETİMİZ ÜZERİNDEN KENDİNE BİR ŞEYLER DEVŞİRMEYE KALKANLAR SINIFTA KALIR”

O zaman şunu söylüyoruz; yaptıklarımız yapacaklarımızın teminatıdır hiç kimse AK Parti’nin yapmış olduğu hizmet siyaseti üzerinden kendine bir şeyler devşirmeye kalkmasın, sınıfta kalır, üzülür. Kendi zamanlarında, kendi dönemlerinde yapamadıklarını masaya koymaya kalkarsa utanıp belki insan içinde gezemez hale gelirler. O sebeple AK Parti’nin hizmet anlayışı düşüncesi üzerinden kimse sorgulamaya kalkmasın. Çünkü AK Parti’nin sahada ‘AK Parti Derse Yapar’ sloganı ciddi manada gönüllere yer etmiş bir alanı var. O sebeple burada hiç kimsenin sorgulama yapması mümkün değil ancak askıda kalır bugün söylenir akşama unutulur yani.

“GÜMÜŞYAKA’DA BALIKÇILIKLA ALAKALI BİR KOOPERATİF KURULMASINI BEKLİYORUZ”

Hazal BAŞARAN: Gümüşyaka’ya liman kazandırmak amacıyla Ulaştırma Bakanlığı ile dirsek temasındaydınız. Projede bir gelişme var mı?

Mutlu BOZOĞLU: Bölgede balıkçılıkla alakalı bir kooperatif kurulması, balıkçılığın faaliyet göstermesiyle alakalı bir çalışma yapılması gerekiyor. Oradaki vatandaşlarımızdan bu faaliyeti yerine getirmek adına çalışmaları yapması noktasında adına beklentimiz var fakat projelendirilmesi, etüt çalışmasının yapılması, altyapısının hazırlanması vs. ile alakalı süreç başlamış durumda. Limanın oraya yapılabilmesiyle alakalı Marmara Ereğlisi ile Silivri’nin arasında ihtiyaç görülen bu alanın, balıkçılık noktasında faaliyet gösteren kişilerin taleplerinin göz önüne getirilmesi ve göz önünde bulundurulması ile bu iş başlayacak. Projelendirme ve etüt çalışmasının ardından raporları çıktıktan sonra oradaki kooperatifin kurulması ve oradaki balıkçılık faaliyetlerinin gözle görülür bir hale geldiği Bakanlık tarafından neticelendiği an inşallah startını da vermiş olacağız.

“CUMHUR İTTİFAKI OLARAK İLÇEMİZE BİR EĞİTİM ARAŞTIRMA HASTANESİ YAPILMASI İÇİN UĞRAŞIYORUZ”

Hazal BAŞARAN: Silivri’ye düşünülen Eğitim Araştırma Hastanesi yatırımı hakkında da konuşalım istiyorum. Süreç ne aşamada, nereye planlanıyor?

Mutlu BOZOĞLU: Eğitim araştırma hastanesi Silivri’de bölgeyle alakalı ihtiyaç olduğu düşüncesi hasıl olması vesilesiyle biz siyasiler olarak özellikle Cumhur İttifakı içerisinde faaliyet gösteren hem İlçe Başkanları hem Belediye Başkanı hem Meclis Üyeleri hem de İlçe Yöneticilerimiz olarak hep beraber bu yapının yapılması noktasında gerekli çalışmaları gösteriyoruz. Belediye Başkanımız kendi kanalından, etrafından, çevresinden bu faaliyeti gerçekleştiriyor; biz de siyasi olarak gerekli görüşmeleri gerçekleştiriyoruz. 6 aydan bu yana bu iş üzerinde çalışmam kendi şahsım adına var. Silivri’de benden sonra gelecek olan nesile bir eser bırakmak adına bir hevesimiz, bir düşüncemiz, bir hayalimiz var. Bu hayali gerçekleştirmek için uğraşıyoruz.

“PLAN NOTLARINA HENÜZ İŞLENMEDİĞİ İÇİN YERİ İLE İLGİLİ KONUŞMAM DOĞRU OLMAZ”

Yapılacak olan yer şu an plan notlarına işlenmediği için tam net göstermemek lazım. Bu göstermenin ardından rantiye düşüncesiyle yer alan bir takım durumlar olabilir. Bu alanların açılmasına imkan vermemek için bence biraz daha bizde saklı kalmalı fakat kısa süre içerisinde yatırımlara dahil olması için çalışmalarımızı sürdürmeye devam edeceğiz.

“3. KÖPRÜ’YE, ÇANAKKALE KÖPRÜSÜ’NE, MARMARAY’A HATTA RÜZGAR GÜLLERİNE KARŞI EYLEM YAPAN ZİHNİYETİN ELEŞTİRİSİNE MARUZ KALACAĞIZ”

Buraya şehir hastanesi getirdiğimizde de acaba “Bunun içerisinde kim kalacak?”, “Buraya hangi hasta gelecek?”, “Bu kadar büyük binaya niye ihtiyaç vardı?”, “Müteahhitleri zengin etmek için bu işi yapıyorlar” düşüncesiyle, mantığıyla konuşmaya devam edecekler mi çok merak ediyorum. Çünkü bugün 3. Köprü’ye, Çanakkale Köprüsü’ne, Marmaray’a hatta bu çağda en çok ihtiyacımız olduğunu gördüğümüz Rüzgar Güllerine karşı eylem yapanların zihniyetlerini hep beraber görüyoruz. Yapılan hastanelerden korona sürecinde nasıl bir destek aldığımızı göz ardı eden, eleştirmek adına sadece sığ bir düşünceyle ortaya çıkan bir eleştiri mekanizması ile karşı karşıya kalmamız söz konusu. Allah yardımcımız olsun. Allah bu ülkenin yardımcısı olsun. Bir yanda hizmet yapmaya çalışan ama bir yandan da eleştiri ile bir yerlere varabileceğini zanneden zavallı insan topluluğu ile de karşı karşıya bu ülke.

“ŞİMDİDEN SÖYLÜYORUM YERİ İLE ALAKALI YA DA İNŞAATIYLA ALAKALI KULP BULACAKLAR”

Silivri’ye emin olun yapılacak olan bölge hastanesi, yapılacak olan şehir hastanesi adı ne olacaksa bu hastanenin bugünden söylüyorum ya yeri ile alakalı eleştiri göreceğiz ya inşaatıyla alakalı ya başka bir şeyiyle alakalı eleştiri alacağız. Emin olun görmek istemeyenlere biz bunu göstermekte yine zorlanacağız fakat bölgenin buna ihtiyacı var. Bu ihtiyacın da giderilmesi için gece gündüz demeden çalışmaya devam edeceğiz. Sadece şehir hastanesi değil, buna benzer birçok işin yapılması lazım Silivri’de. Bunun için çalışmaya devam edeceğiz çünkü işimiz vaktimizden çok.

“KIZILAY LOJİSTİK DEPOSU, SİLİVRİ’YE FAYDA SAĞLAYACAK”

Hazal BAŞARAN: Kızılay Lojistik Deposunun ilçemize kurulmasının kararlaştırıldığı biliniyor. Planlanan bu süreç şu anda ne durumda?

Mutlu BOZOĞLU: Planlanan süreçte projeler bitti, inşaat ruhsatlarının belediyeye sunulması ve alınması noktasına geldi. Lojistik alan, Allah o günleri göstermesin diyelim ama Silivri’nin ihtiyaç doğrultusunda hemen ulaşabilmesi açısından çok önemli. Bu sebeple Silivri’de olmasının bize fayda sağlayacağını düşünüyorum. Silivri’nin bunun gibi çok daha fazla şeye ihtiyacı var. Çok daha fazla işleri buraya getirmek adına Silivri’deki her bir bireyin mücadele etmesi gerekir. Kızılay’da bunlardan bir tanesi olacak. Silivri sadece gelecek olan hizmetler vs. değil, insanların içerisindeki aidiyetlik duygusu ve Silivri’ye kendilerini ait hissetmeleri orantılı bir şekilde büyümeye devam etmeli.

“SAHİL GÜVENLİK SİLİVRİ’NİN SAHİL ŞERİDİNE DÜZEN GETİRECEK”

Hazal BAŞARAN: Silivri’mizin Marmara Deniz’ine 42 kilometre sahil şeridi bulunmasına karşın sahillerin güvenliği açısından bir hizmet alınamıyordu. Yapılan talepler doğrultusunda İçişleri Bakanlığı tarafından Silivri'de balıkçı barınağının olduğu bölgede bulunan 500 metrekare alan Sahil Güvenlik Marmara ve Boğazlar Bölge Komutanlığına tahsis edildi. Buraya bir hizmet binası yapılacağı ve bölgeye bir sahil güvenlik botu konuşlanacağı edindiğimiz bilgiler arasında yer alıyor. Süreci sizden teyit etmek isterim. Böyle bir uygulama olacaksa bu girişimde AK Parti’nin rolü nedir bizleri bilgilendirir misiniz?

Mutlu BOZOĞLU: Yerin tahsisi ile alakalı yazışmalar bitmek üzere. İçişleri Bakanlığının burada bir karakol gibi Sahil Güvenlik Komutanlığının kurulup buradaki sahil güvenliğinin aynı zamanda düzenin, tertibin sağlanması için yapılacak olan bir alan. Geçenlerde Selimpaşa’da açığa çıkan rüzgar sebebiyle bir kaybolma olayı yaşandı mesela. Bildiğim kadarıyla 24 saat gibi bir sürede vatandaşın bulunması beklendi ve bir şekilde vatandaş bulundu. İşte sahil güvenlik burada lazım. Onun haricinde evraklı, evraksız, yetki belgeli veya yetkinliği olan kişilerin tekneleri kullanıp kullanmadıklarının kontrolü de söz konusu olacak. Yüzme alanının içine giren teknelerin olduğunu hepimiz biliyoruz. 42 kilometre sahilimizle övünüyoruz ama yüzme alanının içinde motoru, pervanesi çalışan, insana zarar verebilecek olan teknelerin olduğunu da görüyoruz. İşte bunlar kontrol altına tutulmalı. Bence bunun için önemli bir konu. AK Parti bu işin neresinde? Biraz evvel söylediğim gibi tam ortasında, tam göbeğinde…

“CUMHURBAŞKANIMIZ SİLİVRİ’YE DESTEKTE BULUNMAYA DEVAM EDECEK”

Hazal BAŞARAN: Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Silivri ziyaretinde bazı ilkler yaşandı. AK Parti İlçe Başkanlığı temasını, teşkilat mensuplarıyla bir araya gelişini hatırlayalım istiyorum. O güne dönersek Erdoğan’ı ağırlarken ki hissiyatınızı ve bu görüşmenin akabinde Silivri’ye kazandırılan hizmetlere istinaden nelerin değiştiğini anlatır mısınız? 

Mutlu BOZOĞLU: Sayın Cumhurbaşkanımızın bizleri kırmayarak Silivri’de AK Parti İlçe Başkanlığını, Silivri Belediyesi’ni ziyaret etmesi, çok kısa bir süre içinde AK Parti Silivri İlçe Başkanlığının önünde mini bir sesleniş yapması ve halkın vermiş olduğu teveccüh noktasında orada ciddi bir kalabalığın teveccüh gösterilmesi Sayın Cumhurbaşkanımıza Silivri’de gösterilen sevginin bir kere ne kadar çok olduğunu gösterir. Bunun altını çizmek lazım. Tabi ki bir İlçe Başkanı için çok gurur verici bir durum. Şanslı olduğumu düşünüyorum bu konu ile alakalı. Sayın Cumhurbaşkanımızın da üzerinde bırakmış olduğumuz izlenim doğrultusunda bizleri kırmayarak buraya gelmesi keyif verici bir durum oldu. Kendisi Silivri ile alakalı ciddi manada çalışmalar, faaliyetler noktasında zaten sonuna kadar hem Bakanlarımız üzerinden hem de kendi talimatları doğrultusunda desteklerde bulunuyor, bulunmaya da devam edecektir.

“ERDOĞAN’IN ZİYARETİNİN ARDINDAN HÜKÜMET KONAĞI, SİLİVRİ’NİN İKİ YAKASININ BİRLEŞTİRECEK VİYADÜKLE GEÇİŞ VE MİLLET BAHÇESİ PROJELERİ PEŞİ SIRA GELDİ”

O günden bugüne olan değişimi halkın kendisine bırakmamız lazım. O günden bugüne yapılan işleri halkın kendi gözlemine bırakmamız lazım. Sadece 3 şey sayacağım. Hükümet Konağı, Silivri’nin iki yakasının birleştirilmesi ve Millet Bahçesi. Geri kalanlarını saymaya kalkarsam belki çok daha fazla uzun olur, okuyucularınız yorulabilir. Sayın Cumhurbaşkanımız Silivri sevdalısı biri. Özellikle İstanbul sevdalısı biri. İstanbul’un içinden de Silivri’yi söküp atmayan, Silivri’yi ötelemeyen bir düşüncede olması sebebiyle Silivri’ye yapılan işler Cumhurbaşkanımızın Silivri’ye bakış açısını da göstermekte.



“BİRÇOK BAKANLIKTAN DAHA FAZLA BÜTÇESİ OLAN İBB’DEN HİZMET GETİRSİNLER, BUNUNLA DA GURUR DUYSUNLAR”

Hazal BAŞARAN: Muhalefet kanadı, Cumhur İttifakı belediyeciliği olduğu için hükümetin Silivri’ye imtiyaz sağladığını ileri sürüyor. Başkan Volkan Yılmaz da buna istinaden zaman zaman, “Hükümeti emrime amade zannediyorsunuz ama ben Silivri’ye hizmet getirmek için mücadele ediyorum” diyerek bu yönde algı oluşturulmasına müsaade etmeyeceğine yönelik mesajlar veriyor. Silivri için siyasi fanatizm söz konusu mu, ne düşünüyorsunuz?

Mutlu BOZOĞLU: İş yapmayan bahane bulmak ister. İş yapmayan kendi iş yapmayışının üstünü örtmek ister. İş yapmayan halka bir şekilde farklı bakış açılarıyla yönlendirme yapıp, bu yönlendirme noktasında farklı düşünce ile farklı taraflara bakmasını sağlamak ister. Bende diyorum ki şu an ellerinde İBB gibi birçok bakanlıktan daha fazla bütçesi olan bir belediye var. Birçok bakanlıktan daha fazla bütçesi olan o belediyeden hizmet getirsinler, bununla da gurur duysunlar. Başkasına çamur at izi kalsın mantığıyla yol yürümenin Silivri’ye bir katkısı da yok, faydası da yok.




“İÇİŞLERİ BAKANLIĞI, SİLİVRİ’YE HİZMET YAĞDIRDI”

İçişleri Bakanlığı tarafından Silivri’ye yapılan işlere şöyle bir göz gezdirelim. Hükümet Konağı bunlardan bir tanesi, Emniyet Müdürlüğü binası bunlardan bir tanesi, Jandarma Komutanlığı binası bunlardan bir tanesi, Selimpaşa’daki Polis Karakolu bunlardan bir tanesi. Yine İBB’nin yapması gereken ama yapmadığı Semizkumlar’daki yol bunlardan bir tanesi. Kadıköy-Akören arasındaki yeni başlanan yol bunlardan bir tanesi.

“İBB, DERELERİ TEMİZLEMEKTEN BİLE ACİZ”

Hemen hemen aynı bütçelere yakın Bakanlıkları olan bir ülkenin belediyesinin Silivri’ye yapmış olduğu işleri şöyle bir sıralayalım: Allah rızası için elle tutulur, gözle görülür, bizim yaşamımıza fayda sağlayacak (bir arıtma gibi) ne var? Bunu konuşalım. Derelerin temizliği ile alakalı bile çok ciddi sorun yaşıyoruz. Belediye Başkanımız bununla alakalı serzenişini her defasında söylüyor zaten. Dereyi temizlemekten aciz olan bir düşüncenin, Silivri’ye hizmet etmeyeceğini bildiğimden dolayı 2023 seçiminde AK Parti’ye, Cumhur İttifakı’na katkı sağlayacağını söylüyoruz biz zaten.

“KİMSE ALGIYLA SİLİVRİ HALKININ AKLIYLA OYNAMAYA KALKMASIN!”

Ya da oturalım hiçbir şey yapmayalım sadece çıkıp iki fotoğraf verelim algı yapalım, iki tane söylemde bulunalım algı yapalım, elimize bir kağıt alıp yazılmış olan metni okuyalım algı yapalım! Ya yazılmış olan metnin içindeki söylemleri, biz hizmet olarak mı göreceğiz? Allah rızası için ne olur, rica ediyorum. Silivri’nin işe ihtiyacı var. Faaliyete ihtiyacımız var. Hizmete ihtiyacımız var. Çalışmaya ihtiyacımız var. Boş laflarla kimse zamanını geçirmesin. Algıyla Silivri halkının aklıyla oynamaya da kalkmasın.

“MADDİ DESTEĞİ OLDUĞU ZAMAN SİLİVRİSPOR, 1. LİG’DE Mİ OYNAYACAK?”

Hazal BAŞARAN: Silivrispor konusuna da değinelim. Kulüp Başkanı Akgün Duru ve yönetimi, bilhassa maddi anlamda yalnız bırakılmaktan dolayı sitem ediyorlar. Daha önceki yıllarda otogar, otopark, federasyon, iddia gelirleri vardı şimdi bunların hiçbiri yok. Finansal bir kriz söz konusu. Silivrispor’un içinde bulunduğu mali durum ve bunun sorumluluğu hakkında sizin görüşünüz nedir?

Mutlu BOZOĞLU: Silivri’de spor sadece Silivrispor’dan ibaret değil, bir kere bunun altını çizelim. Silivrispor Kulübü de sadece futboldan ibaret değil, bunun da altını çizelim. Silivrispor Kulübü’nün sadece gelirlerle ayakta durabilecek durumda olması düşüncesiyle hareket etmek de çok doğru bir şey değil. Yani şöyle: çok fazla imkanlar, çok fazla destekler, çok fazla maddi akışlar vesaireler olduğu zaman biz 1. Lig’de mi oynayacağız? Önemli olan başarının gerçekleşmesi.

“BUYURSUNLAR İLÇE BAŞKANLIĞIMIZA GELSİNLER KONUŞALIM”

Belediye Başkanına siyaset yapma, Belediye Başkanı üzerinden veya Belediye üzerinden siyaset yapmayla bu iş olmaz. Eğer ki bir dilek, temenni, istekleri varsa bizim kapımız sonuna kadar açık. Sonuna kadar da önümüzü ilikliyoruz. Sadece Silivrispor’un değil bütün spor kulüplerinin önünde önümüzü ilikliyoruz. Buyursunlar İlçe Başkanlığımıza, yapılması gereken işlerle alakalı karşılıklı oturalım istişare edelim. Kimlerle ne görüşülmesi gerekiyor, nasıl yardımcı olabiliriz birlikte konuşalım. Silivrispor sadece Silivrispor yönetiminin değil. Silivrispor tüm Silivri halkının. Silivrispor bir belediyenin spor kulübü değil. Silivrispor, Silivri halkının gönül vermiş olduğu bir takım. Bu takımın da başarı elde etmesi hepimize haklı gurur verecektir. Haklı gurur vermek için de eğer ki bizlerden bir dilekleri, bir talepleri, bir temennileri de varsa sonuna kadar kapımız açık bekliyoruz.

“SİLİVRİ’NİN TANITILMASI HEMEN GERÇEKLEŞEBİLECEK BİR İŞ DEĞİL”

Hazal BAŞARAN: Silivri’ye yapılan hizmetler üzerine fazlasıyla konuştuk. Peki, Volkan Yılmaz’ın “Marka Kent” söyleminin altının tam manasıyla dolabilmesi için Silivri’de yoğunlaşılmasını düşündüğünüz alanlar var mı?

Mutlu BOZOĞLU: Silivri tarım noktasında tüm Türkiye’ye hatta dünyaya kendini duyurdu. Bir kere bunu göz ardı etmemek lazım. Bunun yanında Silivri’nin coğrafyası gereği bir doğal güzelliği var. Doğal güzelliğiyle alakalı sanatsal çalışmalarla birlikte Silivri Belediye Başkanlığı her yıl, AK Parti Silivri İlçe Başkanlığının başlattığı, Türkiye’de bir siyasi parti tarafından yapılan ve bu anlamda ilk olan fotoğraf yarışmasıyla Silivri’nin tanıtımı nezdinde bir faaliyet başlattı. Onun ardından buradaki yapılan festivalleri, Eminönü çarşı meydanında stat kurup tanıtma gibi bir cesaret gösterip Silivri’ye fayda sağladı. Tüm Türkiye tarafından izlenen yarışma programlarının burada çekilmesi ve tüm Türkiye’nin ekranlara kilitlendiği saatlerde Silivri’yi izlemesini sağladı. Buna benzer birçok faaliyetle ünlü sanatçıların veya ünlü televizyon programlarının burada yapılmasını sağladı. Tanıtma noktasında bir iş yapıyor fakat bu iş al raftan koy dolaba bir iş değil; hemen gerçekleşebilecek bir iş değil. Zamana ve desteğe ihtiyacımız var.

“SİLİVRİ, TARIMDA YAKALADIĞI BAŞARIYI TURİZMDE DE YAKALAMALI”

Silivri’nin tanıtım ve tarım noktasında ön plana çıktığını hep beraber görüyoruz lakin bunun yanında turizm faaliyetleri açısından da bir takım işlere ihtiyacımız var. Turizm açısından insanların buraya geldiği zaman dinlenebilecek, huzur bulabilecek ortamların olması lazım. Bunu da halkımızın kendi içinde biraz girişimcilikle yapması lazım. Yanı başımızdaki milyon nüfusa sahip İstanbul’daki insanların gelecek olan işletmelerine, faaliyetlerine, büyümesine, çoğalmasına halk olarak biz de destek vermeliyiz. Bu çok önemli. Balıkçılığı göz ardı etmememiz lazım. Örneğin Gelibolu dendiğinde aklımıza sardalya konservesi geliyor. Silivri’de neden buna benzer bir şey yok? Neden böyle bir markamız yok? Biz markalaşmalıyız.  Bugün tüm dünyaya ismini duyuran sanayi kuruluşlarımız var ve gurur duyuyoruz. Yeni markalarımız olsun. Bu yeni markalarımızı da tüm dünyaya duyuralım. Bunları biraz da halk nezdinde bizim yapmamız lazım, bir tek siyasilerden beklemememiz lazım.

“BELEDİYENİN, SİYASİ PARTİLERİN ELİNDE SİHİRLİ DEĞNEK YOK”

Aynı zamanda Silivri’nin tarihini ön plana çıkartma noktasında da çalışma var. Turizm gelirlerinin katkısını daha da artırma noktasında hem tarihi yapıların restorasyonu hem sokakların ciddi manada güzel görsellerle süslenmesi, Silivri’ye turizmin artması noktasında çalışması var. Zaten 400 civarında sanayi kuruluşumuz var, daha da artmaya devam ediyor. Daha önceden planlamaların içerisinde yapılmış olan işler var. Mecliste sanayiyle alakalı plan notlarında düzenleme çalışmaları gerçekleşti. Sorunun büyük bir kısmı çözüldü, çözülmeye de devam edecek inşallah.  Şimdi sanayisiyle, tarımıyla, tarihiyle, doğasıyla bir şekilde bir ivme yakalamış bir Silivri’den bahsediyoruz ama kimse elinde ne belediyenin ne de siyasi partilerin sihirli değneği olmadığını, herkesin buna katkı sunması gerektiğini de bilinciyle bence yol yürümeli.

“TURİZMDE BÜYÜMEK İÇİN HEPİMİZ ELİMİZİ TAŞIN ALTINA KOYMALIYIZ”

İnsanlar buradan İstanbul’a gidip Galata Köprüsü’nün fotoğrafını paylaşacağına, Silivri’deki farklı bir güzergahın fotoğrafını sosyal medyada paylaşarak insanların buraya gelmesi için onları teşvik etmeli. Burayla alakalı olan güzellikleri kendi içerisine sindirip, insanların da içerisine sindirmek için mücadele etmeli. Bu böyle olur. Birlikle beraberlikle olur. Eğer ki bir kent, turizm manasında büyüyorsa inanın halkın tamamının bu işle alakalı elini taşın altına koymasıyla oluyor. Neme lazım zihniyetiyle Silivri’de bir çağı kapatıp bir çağı açamayız. Eğer ki Silivri’nin çok iyi yere gelmesini istiyorsak hepimiz elimizi taşın altına koymalıyız.

“GELECEK SİYASETLE ALAKALI HİÇBİR DÜŞÜNCEM YOK”

Hazal BAŞARAN: Siyasette kariyer planlamanızda ne var, seçime hangi düşünce ve hedeflerle ilerliyorsunuz?

Mutlu BOZOĞLU: Mutlu Bozoğlu’nun siyasette dünden bugüne kadar yapmış olduğu tüm işlerin içerisinde faaliyet gösterdiği, görev aldığı, çalışmış olduğu alanı en iyi şekilde temsil etmek ve yerine getirmek var. İnsanların yakinen tanıdığı dönem meclis üyeliği dönemim olduğu için söylüyorum; meclis üyeliği dönemimde en iyi meclis üyesi olup, en iyi işi yapıp, en iyi şekilde araştırmasını ve halkın vermiş olduğu görevi hak edip işini yerine getirmeye çalışan kişi olmak için gayret ettim. Bugün de İlçe Başkanı olarak en iyi İlçe Başkanı olup partisine, teşkilatına vizyon kazandıran; Silivri siyasetine bir yön veren, Silivri’nin içerisindeki yapılması gereken işlerle alakalı geceli gündüzlü faaliyet gösteren ve bundan sonraki aşamayı değil şimdiki koltuğu en iyi dolduran, gelecekteki planladığı, hayalini kurduğu, hedefinde tuttuğu yeri düşünüp susan, nemelazımcılık oynayan değil tam tersi şimdiki görevinde en iyisini yapıp, en başarılısı olup bununla kendinden söz ettirmek isteyen biriyim ben. O sebeple gelecek siyasetle alakalı hiçbir şekilde hiçbir düşüncem yok. Net. Bunu geçiştirmek adına da söylemiyorum. Benim aklım fikrim, düşüncem, bu görevde, bu görevin en iyisini yapmakta.  Bu görevdeyken bu teşkilatı dipdiri ayakta tutmak. Bu görevdeyken bu teşkilattan yarın öbür gün söz ettirebilecek başarısı ile ardından bugün eleştiren bile olsa yarın eleştirisinden utanacak insanların ordusunu oluşturmaya çalışmak…

“YAPTIKLARIMIN ZEKATINI YAPAMAYACAK İNSANLARIN ELEŞTİRİSİYLE KARŞI KARŞIYA KALACAĞIZ”

Yani bu çok uzun uzadıya gider. Çünkü biz ciddi manada hem kendimizden hem ailemizden hem ömrümüzden ödün veriyoruz. Bu ödün vermelerin neticesinde insanların idealleri, hayalleri olmalı. Bizim hayalimiz Silivri ve biz bu hayali gerçekleştireceğimizden yüzde 100 eminiz. Hayalini kurduklarımın belki yüzde 10’unu Silivri’ye gerçekleştirebileceğim ama muhtemel ihtimal benim yaptıklarımın zekatını yapamayacak insanların eleştirisiyle karşı karşıya kalacağız o da başka bir konu.  

“SİLİVRİ İÇİN ZERRE MİSKAL DA OLSA ELİNDEN GELENİ YAPMANIZI RİCA EDİYORUM”

Hazal BAŞARAN: Son olarak benim sormadığım, sizin eklemek veya gündeme getirmek istediğiniz şeyler var mı?

Mutlu BOZOĞLU: Silivri’ye kendini ait hisseden her bir bireyin Silivri için zerre miskal da olsa elinden geleni yapması, Silivri’nin bir adım öteye gitmesi için mücadele etmesi; Silivri’nin komşularımız, diğer şehirler tarafından gıptayla bakılan bir yer olmasını sağlamak adına mücadele etmesi özel ricam…

YORUMLAR

  • 0 Yorum