Pehlivan: "İnşaat Sektörü Durduğunda İş Yürütemez Hale Geliyoruz"

İş Dünyası programının bugünkü konuğu Pehlivanoğlu Hazır Beton Yönetim Kurulu Başkanı İmran Pehlivan; “Yerli firma olduğumuz ve ihracat yapamadığımız için bölgemizde inşaat sektörü durduğunda biz bu kadar yatırımla işi yürütemez hale gelmiş oluyoruz. Fiyatlar düşüyor. Fiyat düşünce de rekabet ortamında istemediğimiz sonuçlarla karşılaşabiliyoruz. İnşaat sektöründe bazı firmalar batıyor. İşi durdurmak zorunda kalıyoruz” şeklinde konuştu.

Pehlivan: "İnşaat Sektörü Durduğunda İş Yürütemez Hale Geliyoruz"
Editör: Yaz Dostum
04 Şubat 2020 - 23:39 - Güncelleme: 05 Şubat 2020 - 00:36
Küpe FM’de yayımlanan İş Dünyası’nın yeni konuğu Silivri Sanayici ve İş Adamları Derneği Üyesi Pehlivanoğlu Hazır Beton Yönetim Kurulu Başkanı İmran Pehlivan oldu.  Bölgemiz iş insanı; 4 Şubat Salı günü, bugün, 09.30’da Küpe FM’de kaydedilen yayında dinleyicilerle radyo programcısı Turhan Alyakurt’un soruları doğrultusunda çalışma hayatı ve üretim anlayışının yanı sıra sektörün sıkıntılarına da değindi.

“1986 YILINDA İŞ HAYATIMIZA AİLE ŞİRKETİ OLARAK BAŞLADIK”
 
Turhan Alyakut: Önce sizi biraz tanımak isteriz.

İmran Pehlivan: 1972 yılında Erzurum’da doğdum. 1986 yılında İstanbul’a göç ettiğimizde inşaat sektöründe iş hayatımıza başladık. Aile şirketi olarak kardeşlerimle birlikte çalışmaya başladım. Bunun akabinde nalburiye malzemeleriyle inşaat sektöründe ticarete başladık.

“KUM OCAĞI SAYESİNDE BETON SEKTÖRÜYLE TANIŞTIK”

Tabi ki inşaat sektörünün gereklerinden biri olan kum ocağı, madencilik sektörüne yatırım yaptık. Kum ocağı alanında faaliyet gösterirken beton sektörüyle tanışma fırsatı bulduk. Beton sektöründe de beton üzerine bir firma kurma ihtiyacı duyuldu. 1977 yılında ilk firmamızı kurduk. Beton sektöründe 2008 yılında faaliyete başladık. Silivri, Çerkezköy, Çanta beldelerinde şubelerimiz var. İnşaat sektöründe faaliyet gösteren 3 firmamız var. Madencilik sektöründe kum ocağı ve mıcır üretimi, beton sektöründe beton üretimi, inşaat sektöründe de konut işleri yapıyoruz.
 
“ALİPAŞA EVLERİ’Nİ SATIŞA SUNMUŞ BULUNUYORUZ”

Silivri bölgesinde 100 adet dairemiz var, Alipaşa Evleri olarak. Hayırlısıyla bunların ruhsatını, iskanını aldık. Satışa sunmuş bulunmaktayız. İnşaat sektörünün biraz daha iyileşmesi durumunda Silivri’de 300 dairelik bir projemiz var. İnşallah 2021 yılında temelini atmayı düşünüyoruz. Aile şirketi olarak bugünlere bu şekilde gelmiş bulunuyoruz.

“KAPASİTEMİZ 3 LOKASYONDA 4 SANTRAL OLARAK İNŞAAT SEKTÖRÜNE BETON ÜRETİMİ YAPIYORUZ”

Turhan Alyakut:
Kum ve mıcır üretim tesislerinizde Silivri’de mi?

İmran Pehlivan: Evet kum üretim tesislerimiz Silivri bölgesinde. 2 tane kum ocağımız var. Burada kum üretimi yapıyoruz. Aynı zamanda beton santrallerimiz var, Alipaşa mevkiinde. İkinci beton santralimiz Çanta mevkiinde ocağın içinde. Üçüncü santral de Çerkezköy’de sanayi bölgesinde, şu anda çalışır vaziyette. 3 lokasyonda 4 santral olarak inşaat sektörüne beton üretimi yapıyoruz. Yılda 500 bin metreküpe ulaşan üretimlerimiz var. Sanayi kuruluşlarına, konut sektörüne ve belediyelerin altyapı, yol, köprü çalışmalarında betonumuz kullanılıyor.

“BÖLGESEL OLARAK TİCARET YAPMAK DURUMUNDAYIZ”

Turhan Alyakut: Trakya’nın daha büyük bir kesimine hizmet veriyorsunuz anladığım kadarıyla…

İmran Pehlivan: Doğrudur. Çerkezköy, Çanta, Silivri… Beton taşıması ağır bir malzeme olduğu için uzak bölgelere hitap edemiyoruz. Betonun ayrıca bir süresi var. Bölgesel bir iş yapıyoruz. Betonun ihracatı yok. Konuk ettiğiniz değerli işadamlarının anlatımlarını dinlediğimde hepsi yurtdışına ihraç yapıyor. Tabi gururlanıyoruz. Ülkemize ciddi anlamda katma değer sağlıyorlar ama maalesef bizim sektörümüzde bölgesel olarak üretim ve ticaret yapmak durumundayız.

“ÜLKEMİZDE BETONCULUK SEKTÖRÜ ÇOK İYİ YOL KAT ETTİ”

Turhan Alyakut: Günümüzde betonun kullanımı çok yaygın ve geniş. Beton hayatımızda ne kadar süredir var? Yapılarda ne zaman kullanılmaya başlandı? O konularda bilgi rica edelim sizden…

İmran Pehlivan: Çimentonun betonla birleşimi ve geçmişini araştırdığımızda M. Ö. Mısır Piramitleri, Çin Seddi ve çok eski tarihi yapıların Ayasofya gibi çimento ile bağlayıcılık yaparak inşa edildiğini görüyoruz. 1976 yılında Türkiye’de ilk hazır beton santrali kuruldu. Yani çok uzun bir süreç değil bu. Bu süre içerisinde ülkemizdeki betonculuk sektörü çok iyi bir yol kat etti.
 
“BETON YAŞAM İÇİNDE OLMAZSA OLMAZIMIZ”

Ülkemiz deprem bölgesinde bulunduğundan dolayı bu işlere çok önem vermemiz gerekiyor. Denetimleri yapılması gerekiyor. Beton hayatımızı kolaylaştırıyor. Nasıl yemek yemeden duramıyor, hava almadan yaşayamıyorsak beton olmadan da konut yapamıyoruz, oturamıyoruz; sanayi işletmeleri yapıp üretemiyoruz. Bugün elektrik üreten enerji santrallerimiz, barajlarımız betonla yapılıyor. Beton insan hayatına destek veren çok önemli bir ürün. Betonun geleceğiyle alakalı çalışmalar tabi ki devam edecektir. Teknolojik ve altyapı olarak daha iyi yerlere geleceğine inanıyoruz. Güzel çalışmalar yapılırsa, yönetmeliklerle de denetlenirse, depremlerde üzücü olaylar olmaz inşallah.

“ÜLKEMİZ BETON ÜRETİMİNDE ÇOK İYİ BİR YERDE”

Turhan Alyakut: Türkiye’deki beton kalitesiyle, yurtdışındaki örneğin Avrupa’daki beton kalitesi arasında fark var mı yoksa biz o standardı beton üretimi konusunda yakalamış durumda mıyız?

İmran Pehlivan: Dünya çapında şu anda barajlara ve büyük yapıtlara imza atan firmalarımız var. Bizim inşaat teknolojimiz dünyada hemen hemen 2. ya da 3. sırada.  Amerika, Japonya, Çin var ama ülkemiz çok iyi bir yerde. Bugün hava alanlarında, barajlarda çok büyük inşaat yapıtlarında Türk firmaları öncülük yapıyor. Firmalarımız betonu iyi kalitede ürettikleri için dünyada inşaat sektöründe kendimize yer bulabiliyoruz.

“ESKİDEN BETON ELLE KARIŞTIRILIP TENEKEYLE DÖKÜLÜRMÜŞ”

Turhan Alyakut: Bir deprem bölgesi olan ülkemizde sağlam yapıların gereklilikleri ve beton kalitesi hakkında ne söylersiniz?

İmran Pehlivan: 1986’dan beri inşaat sektöründeyiz ama benim baba mesleğim bu. Babam İstanbul’da eskiden betoncu başıymış. Yani bir betonun, bir tablenin bir inşaatını atabilmesi için 30-40 tane personel seçiliyormuş ve o beton tenekeyle dökülüyormuş. Elle karıştırılıp tenekeyle dökülen betonlarla yapılan yapılarda şu anda yaşayanlar var.
 
“TSE VE KGS STANDARTLARINA UYGUN BETON ÜRETİMİ YAPIYORUZ”

Bir betonun nasıl yapılacağı, hangi malzemeden üretileceği, hangi standartlarda yapılması gerektiği gelişince sonradan sonradan bugündeki üretmiş olduğumuz betonun standardına ulaştık. Şu anda üretmiş olduğumuz betonun standardına değinmek istiyorum. Kaliteli betonun elde edilmesi için öncelikle kaliteli malzemenin elde edilmesi gerekli. Bu agregadan oluşuyor. Hammaddemiz çimentodur. Çimento kalkerden üretilir. Belirli bir ısıya tabi tutularak, çimento öğütülerek bize hammadde olarak gelir. Bunun akabinde sağlam bir taştan mıcır kırılarak, sağlam bir kum elde edilerek agrega oluşturularak bunun bir karışımı bilimsel bir oluşumu vardır. Deneyler yapılarak elde edilmiştir. Bu malzemelerin bileşiminden beton üretiyoruz. TSE ve KGS standartlarına uygun üretim yaptığımızdan günümüze gelen bir beton kalitesi standardı ortaya çıkmış bulunuyor.

“BİNANIN SAĞLAMLIĞI SADECE BETONLA BİTMİYOR”

Standartlar çerçevesinde ürettiğimiz betonu teknolojik araç ve gereçlerle taşıyoruz. Dedim ya babam zamanında tenekeyle taşımış şimdi bizler mikserle taşıyoruz. Sonra onu pompayla yüksek binalara, katlara basıyoruz. Deprem bölgesindeyiz. Beşik gibi de sallanıyoruz. Mevlam ülkemizi afetlerden korusun. Tabi ki tedbiri elden bırakmamamız gerekiyor. Betonun kalitesini sunuyoruz ama binanın sağlamlık durumu sırf betonla kalmıyor. Demir de önemli, statik de önemli, mühendisin çizmiş olduğu proje de önemli burada.  Geriye işçilik kalıyor. Aslında biz bu işin %70’ini standartlara uygun üretim yaparak gerçekleştiriyoruz.
 
“DOĞRU İŞÇİLİK UYGULAMASI ÇOK ÖNEMLİ”

İşçilik konusu çok önemli. Beton kaliteli verilir ancak gereksiz yere su katılırsa, uygulamada beton sıkıştırılmazsa bunların hepsi olumsuz bir etken olur. Şu anki teknolojide güzel yapıtlar meydana çıkıyor ama tabi ki bu depremleri beklemeden eski yapıların bir önce yıkılması gerekiyor.

“SEKTÖRÜMÜZDE MERDİVEN ALTI BİR İMALAT KALMADI”

Turhan Alyakut: Hazır beton sektöründe haksız rekabete ne sebep oluyor sizce?

İmran Pehlivan: Güzel bir soru. Merdiven altı imalatlar hep gündemimizde var. Mikserdi, pompaydı, santraldir, AR-GE çalışmaları, laboratuvar vs. olmadan eski yöntemlerle dökülen betonlara biz merdiven altı beton diyebiliriz. Beton sektöründe şu anda merdiven altı bir üretim kalmadı. Gelişen teknolojinin gereklerinde rekabet edebilmek için bir santral kurulması gerekiyor. Beton mikserin, pompan olması gerekiyor. Elle karışım bitti artık. Müteahhitlerde bu yöntemi kullanmıyor artık çok şükür.
 
“BETON İŞİ ÖNCELİKLE TEKNOLOJİYE YATIRIM İSTİYOR”
 
Beton işini yapabilmek için önce teknolojiye yatırım yapmak gerekiyor. Bu teknoloji yatırımı, araç gereç (mikser, pompa, santral) ülkemizde üretilmiyor, ithal malzemelerden oluştuğu için büyük bir paraya ihtiyaç duyuluyor.

“SONRA BETONUN KALİTESİNİN TUTTURULMASI GEREKİYOR”

Bu yatırım yapıldıktan sonra betonda kalitenin tutturulması gerekiyor. Çevre Şehircilik Bakanlığının koymuş olduğu standartlar var. Bu denetimler doğrultusunda beton üretiyoruz.

“İNŞAAT SEKTÖRÜ DURDUĞUNDA İŞ YÜRÜTEMEZ HALE GELİYORUZ”

Yalnız bizim başka sıkıntılarımız var. Yerli firma olduğumuz için, ihracat yapamadığımız için bölgemizde inşaat sektörü durduğunda biz bu kadar yatırımla işi yürütemez hale gelmiş oluyoruz. Fiyatlar düşüyor. Fiyat düşünce de rekabet ortamında istemediğimiz sonuçlarla karşılaşabiliyoruz. İnşaat sektöründe bazı firmalar batıyor. İşi durdurmak zorunda kalıyoruz. Tabi ki betoncular olarak bu esnada kalitemizden ödün vermiyoruz ama bizim buradaki taleplerimiz inşaat sektörünü önemsiyorsak betonu da önemsememiz gerekiyor. Beton üreticilerinin bir derneği var ama bu anlamda aktif bir rol üstlenmiyor. Rekabetin azaltılması için bir misyon üstlenmiyor. Bölgesel anlamda yaptığımız rekabetler firmalara çok ciddi zararlar veriyor. Böyle olunca da beton teknolojisi çok hızlı geliştiğinden yeni teknolojik aletleri alamadığımız için beton teknolojisi bir noktada kalmış oluyor. Bunun tek çözüm yolu buna da bir standart getirip, beton fiyatlarını belli seviyede tutmak. Böyle olması gerekiyor ki üretici firmalarımız kaliteli personel bulabilsinler, teknik personel çalıştırabilsinler.

“TEKNİK ELEMAN SIKINTISI ÇEKİYORUZ”

Turhan Alyakut: Siz bulabiliyor musunuz kaliteli, yeterli personeli?

İmran Pehlivan: Çok güzel bir soru. Sektörümüzün bu anlamda sıkıntıları var. Sanayici müşterilerimiz de bu konuda yakınıyorlar. Gelen insanımız üniversite diplomasıyla geliyor ama teknik olarak mesleki açıdan bir deneyime sahip değiller. Bizim işimiz mesleği bilen insanlarla yürütülüyor. Bu kaliteyi koruyabilmemiz ve standartları yükseltebilmemiz için insan kaynaklarını çok önemsiyoruz. Teknik ve tecrübeli insanlara ihtiyacımız var. Kendi imkanlarımızla yetiştirmeye çalışıyoruz ama maalesef üniversite mezunu olan arkadaşlarımız bu işe sıcak bakmıyor daha çok masa başı iş arıyorlar. Ben buradan üretici iş insanı olarak şöyle bir çağrıda bulunuyorum; üniversitelerimiz olsun elbette ama teknik liselerimiz de olsun, meslek liseleri çeşitlensin… Avrupa toplumu bunu yapmış, teknolojiyi geliştirmiş, biz teknolojik açıdan bir şey yapmak istediğimizde teknik eleman sıkıntısı yaşadığımızdan dolayı bazı yatırımları yapamıyoruz. Yapsak da başaramıyoruz. Burada devletimize çok büyük görev düşüyor.

“ESKİ YAPILARI BİR ŞEKİLDE TERK EDİP YENİ BİNALARA TAŞINMANIN YOLUNU HEP BİRLİKTE ARAMAMIZ GEREKİYOR”

Turhan Alyakut: İlave etmek istedikleriniz varsa onları da alıp öyle kapatmak isteriz programı…

İmran Pehlivan: Sektörümüzü anlatma fırsatı verdiğiniz için teşekkür ediyorum. Ülkemizde inşaat sektöründe sıkıntılar yaşanıyor. İnşaat sektörü durdu şu anda ama yavaş yavaş düzelmeye doğru ivme kazanıyor. Faizlerin yükselmesinden dolayı konut satışlarımız durdu. Ama şu anda hayırlısıyla konut kredilerinin aşağı çekildiğini görüyoruz. İnşaat sektörünü tekrardan canlandırabilmemiz için vatandaşlarımızın bu kredilerden yararlanarak yeni konutlarda oturması. Deprem bölgesindeyiz. Bir dakika sonrasının garantisi yok. Eski yapıları bir şekilde terk edip yeni binalara taşınmanın yolunu hep birlikte aramamız gerekiyor. Buradan herkese saygılar sunuyorum. Beni konuk ettiğiniz için tekrardan teşekkür ediyorum.”

Haber : Batuhan GÜÇLÜ
 
 

YORUMLAR

  • 0 Yorum