"Silivri Belediyesi kanuni süreci beklemeden evimizi yıktı!"

İYİ Parti Silivri İlçe Başkanı Refik Bek, Silivri Belediyesi’nin Çayırdere Mahallesi’nde kaçakla mücadele kapsamında evlerini haksız ve usulsüz bir şekilde yıktığı iddiasını yineledi. “Çayırdere’de 11.11.2021 tarihinde yapılan bir yıkım oldu. 15 tane yapı yıkıldı. 15 tane yıkımın olduğu alanda benim eşime ait yer de var. Silivri Belediye Başkan Yardımcısı Hasan Solak, 8 Kasım’da yıkım kararını kurumlara bildiriyor ama bize tebliğ etmeden gelip evimizi yıkıp gittiler” diyen Bek, “Ayın 16’sında yani yıkım yapıldıktan 5 gün sonra eşime 6’ncı İdare Mahkemesinden karar yazısı geldi. O tarihe kadar bizim yürütmeyi durdurma hakkımız vardı. Ayın 10’unda mahkeme yıkılması yönünde görüş bildiriyor ama tebligatı ayın 16’sında bize geliyor. “Sizin bir hafta içinde bir üst mahkemeye itiraz etme hakkınız var” diyor. Şimdi burada Silivri Belediyesi kanuni süreç tamamlanmadan yıkım yapmaya karar veriyor, uyguluyor, hukuk da bununla ilgili bir üst mahkemeye itiraz edebilirsin diyor ama tabi bizim evimiz bir hafta önce yıkıldığı için böyle bir şansımız kalmıyor. Maalesef Silivri Belediyesi burada bizim hukuki hakkımızı çiğneyerek yıkımı yapmıştır. Bu konuyla ilgili Silivri Belediyesi’ne maddi ve manevi tazminat davası açacağız” şeklinde konuştu.

"Silivri Belediyesi kanuni süreci beklemeden evimizi yıktı!"
Editör: Yaz Dostum
27 Kasım 2021 - 14:52 - Güncelleme: 27 Kasım 2021 - 22:48
İYİ Parti Silivri İlçe Başkanı Refik Bek, konuyla ilgili açıklamasında şu ifadelere yer verdi:

“BU EV 2018’DE YAPILMIŞ BİR YER”

“Değinmek istediğim bir konu da şahsım üzerinden partimi yıpratmaya yönelik açıklamalar. Çayırdere’de 11.11.2021 tarihinde yapılan bir yıkım oldu. 15 tane yapı yıkıldı. 15 tane yıkımın olduğu alanda benim eşime ait yer de var. Bu yer 2018 yılında yapılmış bir yer. Yani İYİ Parti İlçe Başkanı olduğumdan sonra yapılan bir yer değil.

“DEVLETİN KANUNSUZLUK YAPMA HAKKI YOK!”

Bu yıkımlarda bir prosedür var. Vatandaş hata da yapar yanlış da yapabilir; bunun bedelini, cezasını çeker ama devletin hata yapma, kanunsuzluk yapma hakkı yoktur. Devlet herkese karşı eşit mesafede olmalı. Yıkımların usulsüz olduğunu iddia ettiğimde herkes kafasına göre bir şeyler yazdı. Ben size belge sunacağım.

“BİZE TEBLİGAT YAPILMADI”

Başkan Yardımcısı Hasan Solak imzalı bir yazı bu. Oradaki 15 tane evin yıkımıyla ilgili kurumlara yazılmış bir yazı. “Elektriği, doğal gazı, suyu kesilsin biz bunu ayın 11’inde yıkacağız” diyor. Sayın Hasan Solak artık kimden bu emri aldıysa bunu kurumlara 08.11.2021’de yazmış. Bu yazı bize tebliğ edilmedi. Nihayet geldiler, bize de tebligat yapmadan yıkıp gittiler.



“SİLİVRİ BELEDİYESİ KANUNİ SÜRECİN TAMAMLANMASINI BEKLEMEDEN EVİMİZİ YIKTI”

Ayın 16’sında yani yıkım yapıldıktan 5 gün sonra eşime 6’ncı İdare Mahkemesinden karar yazısı geldi. O tarihe kadar bizim yürütmeyi durdurma hakkımız vardı. Ayın 10’unda mahkeme “Sizin yürütmeyi durdurma talebinizin biz devam etmesini istemiyoruz” diyor, yıkılması yönünde görüş bildiriyor  ama tebligatı ayın 16’sında bize geliyor. “Sizin bir hafta içinde bir üst mahkemeye itiraz etme hakkınız var” diyor. Şimdi burada Silivri Belediyesi kanuni süreç tamamlanmadan yıkım yapmaya karar veriyor, uyguluyor, hukuk da bununla ilgili bir üst mahkemeye itiraz edebilirsin diyor ama tabi bizim evimiz bir hafta önce yıkıldığı için böyle bir şansımız kalmıyor. Bu konuyla ilgili Silivri Belediyesi hakkında suç duyurusunda bulunacağız. Maddi ve manevi tazminat davası açacağız.



“HUKUKİ HAKKIMIZ ÇİĞNENDİ”

Bu yıkımları talep eden Çevre ve Şehircilik Bakanlığı. Yapı Kayıt Belgeleri iptal edilen yapılan yıkımıyla ilgili onlar önce Kaymakamlığa bir yazı göndererek bu yerlerin tahliye edilmesini istiyor. Belediye de yıkılmasını talep ediyor. Süreçte Kaymakamlık önce bizi tahliye edecek, belediye de sonra yıkacaktı. Maalesef Silivri Belediyesi burada bizim hukuki hakkımızı çiğneyerek, bu hakkımızı elimizden alarak yıkımı yapmıştır.

“YÜRÜTMEYİ DURDURMA ALABİLİRDİK”

Bu olayı şuna benzetiyorum; sizi idamla yargılıyorlar ama mahkemeniz bitmemiş, oradaki cezaevi müdürü, “nasıl olsa bu adam idam olur, biz bu adamı asalım” diyor ve asıyorlar. Bizi de öyle yaptılar. Kanuni süreç bitmeden evi yıktılar. “Yasal sürecini kullansaydın, bir daha yürütmeyi durdurma alabilir midiydin?” diye sorabilirler. Bizim parselde 16 parseldir burası. Bir arkadaşımızın o şekilde haberi olmuş, yürütmeyi durdurmaya müracaat ediyor o yürütmeyi durdurma kararı aldı mesela. Bize tebligat yapılmadığı için, bizim yıkım işleminden haberimiz olmadığı için biz böyle bir müracat yapamadık. 15 ev yıkıldı. O arkadaşımız yürütmeyi durdurma aldığı için o evde yıkım gerçekleştirilmedi.

“İNSANLARIN KANUNİ HAKLARI GÖZETİLMELİ”

Kaymakamlığın ve belediyenin görevi Bakanlıktan gelen bu tür uygulamaları yapmaktır. Bunlar çok doğal. Tabi ki yasalara uymayan şeyler varsa yıkımları yapacak ama insanların kanuni haklarını da gözetmek şartıyla..."

Haber : Hazal BAŞARAN






 

YORUMLAR

  • 0 Yorum